|
RABBANÎ MEKTUB - 111
(Abdulkadir AKÇİÇEK Tercumesi)
111. MEKTUP
MEVZUU : Tevhid, kalbi Yüce Hakkın zatından gayrı şeylerden halâs etmekten ibaret olduğunun beyanı.. Buna münasip bazı şeyler..
***
NOT : İMAM-I RABBANİ Hz. bu mektubu, Şeyh Haraid Sünbühlî'ye (veya Sünbülî'ye) yazmıştır.
***
Allah'a hamd olsun. Selâm Allah'ın seçtiği kullara..
Bilmiş olasın ki,
Tevhid: Hakkın zatından gayrı şeylerden, kalbi halâs edip kurtarmaktan ibarettir.
Kalb Yüce Haklan gayrı ile alâka peydah edip kaldığı süre; işbu alâka azdan dahi az olsun., o kalbin sahibi tevhid erbabından olamaz..
Mücerred tevhid sözü ve tevhid itikadı: Fazilet erbabı katında fuzulî sayılır.
***
Evet..
Elbette tevhid sözü lâzımdır ve tevhid itikadı gereklidir. Zira bu: Tasdik ve iman bahsinde muteberdir. Ama bir başka manada: Lâ ma'bude illallah. (Allah'tan başka ibadet edilen yoktur.)
Cümlesi ile:
— Lâ Mevcude illallah. (Allah'tan başka varlık yoktur.) Cümlesi arasındaki fark açıktır.
İman tasdiki, ilmî olup vicdanî idrâk dahi bir başka halettir. Ama bu halete kavuşmadan dile getirmek mahzurludur.
***
Meşayihten bazıları bu tevhid babında kelâm etmişlerdir. Ama, onların durumu, şu iki şeyden hali değildir:
a) Onlar, bu hallerinde özürlüdürler. b) Halin ağır basması üzerine kapalı kalmışlardır. Bundan başka üçüncü durum dahi şu olabilir: Hallerini yazmak ve onları açıklamaktan maksatları; başkalarının halleri için bir mihenk taşı ve miyar (ölçü) olmasıdır. Ta ki, onların halindeki istikameti ve eğriliği büeler; anlayalar. Yoksa, böyle bir devletin husulü olmadan sırrı ifşa etmek memnudur.
***
Noksan sıfatlardan münezzeh olan Allah, bizim gibilere, kemal erbabı zatların hallerinden nasib ihsan eylesin.. Sünnet-i Seniyye-i Mustafaviyede istikamet üzere olmayı nasib eylesin.. Resulûllah efendimiz ve onun şerefli âli hürmetine.. Ona ve âline salâtlar ve selâmlar..
***
Başınızı ağrıtacak bir husus kaldı.. Şöyle ki:
Bu duâ mektubunu getiren Hafız Meyan Abdülfettah kibarzadedir. Ayali çok olup bilhassa kızlardır. Maişet sebeblerinin darlığı onu kerem sahibi zatların kapısına atmaya zorladı. Dilek: Onu arzusuna, meramına ermesinedir. Yani: Has ve umumî manada ona iltifat bereketinizdir.
Daha fazlasını yazmak baş ağrıtmak sayılır..
***
|