Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 11 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.01.09, 21:48 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 12:14
Mesajlar: 1100
Yeni bir ilahiyat şart

Selahattin Yusuf


selahattinyusuf@gmail.com

***

İmparatorluğun çöküşünden sonra son halife yurtdışına; onun şahsında temsil edilen geleneksel İslam anlayışı da Anadolu'nun kırlarına sürüldü. Halife'nin torunları bir gün (2006'da) yurda döndüklerinde ne halde olduklarını gördük. Saçlarıyla, fraklarıyla, küpeleriyle, bastonlarıyla, ağlayan çocuklarını teskin etme biçimleriyle, selâmlaşma ve vedalaşma kültürleriyle, gazete haberlerine birer ikişer Fransızca veya İngilizce cümleyle yansıyan dünya görüşleriyle, hafıza kaybına uğramış, sakinleşmiş, sinirleri alınmış, gözleri matlaşmış birer klinik örnek vakıa halindeydiler. Bırakın Sarayburnu'nun yukarılarından aşağılara -dünyaya- vakarla bakmayı; İstanbul'un herhangi bir semtini tanıyabilmek için bile yabancı dil bilen turist rehberlerine ihtiyaç duyacak vaziyetteydiler.

Tarihin trajik bir anı! Kaderin iç burkan bir cilvesi! Bin yılda hazırlanan tuhaf bir eşek şakası..

Bir zamanlar dünyanın merkezî şehir kültürü olan İslâm'ın, Anadolu'nun kırlarından şehirlere inişi bu manzaradan daha az iç burkucu değil. Bundan daha az trajik değil. Daha az kulak tırmalayıcı değil. Daha az göz acıtıcı değil.

Şevket Süreyya Aydemir'in “Suyu Arayan Adam” kitabında uzun uzun anlattığı üzere, Anadolu hep cahil kalmıştı zaten. Sadece İslâmî bilgiler ve görenekler bakımından değil; her şeyden, her bakımdan mahrum kalmıştı. Hep uyumuştu. Osmanlı'nın terekesinden çıkan İslâm'ı kaldırabilecek, taşıyabilecek güçte ise hiç değildi. Nitekim İslâm oraya, cahil adamın “Kır”ına gittiği zaman çabucak âdetleşti, gelenekleşti, eğrildi, büküldü, küçüldü, büzüldü ve onun dünyasının mütemmim bir cüz'ü oluverdi.

Bugün yeniden eski vatanına, şehre inen İslâm'ın bu kadar fazla defo taşıyor olmasıyla; yurduna dönen Osmanlı torunlarının durumlarını -yukarıda sözünü ettiğimiz- o trajik “an”da birleştiren, işte bu “ortak” geçmiş.

Bu gün “torunlar” buraya turist gibi geliyorlar ve gidiyorlar. Ancak birkaç haftadan beri söylemeye çalışıyoruz ki; İslâm'ın gidecek bir yeri yok.

Bizce İlber Ortaylı haklı.

Türkiye'de çok kaliteli bir ilahiyat eğitimi şart.

Şahsen, televizyonda ilâhiyatçıları gördükçe düşüncelere kapılıyorum.
Kitapları biliyorlar; ama hayatı tanımıyorlar. Hayatın modernizm tarafından sakatlanmış, yardıma gerçekten muhtaç taraflarını tanımıyorlar ve bilmiyorlar.

İnsanların modernizm tarafından çürütülmüş, çökertilmiş, merheme muhtaç taraflarını tanımıyorlar, bilmiyorlar.

Küçük bir soru: Ortaya neden salonlar dolusu düşünen insan çıkmıyor da çadırlar dolusu ağlayan insan çıkıyor?

Yenişafak

5.11.2006

_________________
" Hayrlar feth olsun ; şerler def olsun !..."


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 09:55 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.01.10, 21:01
Mesajlar: 480
Önemli bir konu: Üzerinde konuşulması lazım iken bir kenarda kalıvermiş..

Evet; tasavvufi bir perspektifi olmayan ilim erbabının hatadan mustagni olması çok zor.

Tefsir ise tasavvufî bir tefsir...

Hadis ise tasavvufî bir hadis...

Akaid ise tasavvufî bir akaid...


Olmalı...

Olmazsa ne olur ?

Suud'un "İslamic" üniversitelerinden mezun olanlardan sorun.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 13:18 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22.01.10, 04:41
Mesajlar: 342
hocam Allah razı olsun gerekli mi diye sormuşsunuz pekala gereklidir vacibtir (elzemdir)..ismail Hakkı Bursevi hz.nin (ks.) eserlerine bakın bütün Şer'i branşlarda (usulüne kadar) tasavvufî iklimin nefhaları vardır; ulum-i Şer'iyye mutlaka tasavvufi cihetiyle işlenip idrak edilmelidir.. hatta tarih fen edebiyat ve felsefe gibi gayr-ı Şer'î sahalar dahi tasavvufi nazar ve tahkik ile yoğrulup işlerin esasları Hakkî'ce anlatılmış olsa şu zamanda büyük hizmet edilmiş olur.. peki bu iş nasıl olur? bugün bu işi yapacak hocaefendiler ve akademik kadrolar bir araya gelip Heyet olarak çalışmalıdır..ama maddi ve manevi himmet lazım...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 13:40 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22.01.10, 04:41
Mesajlar: 342
ebu Hamza hocam, tasavvufî tefsir hadis akaid usul vardır.. Kur'an ve eHadis muhkem ve müteşabihi enfüs ve afakı zahir u batını camî'dir ehl-i sünnetin amel ve itikadı Tasavvufî kalemle "yeniden ele alınmalı" demiyorum; kadim kitaplarımızda "zaten var olan" tasavvufi işaretler dirayetler şerhler tahkikatlar bir araya getirilip Branşlar öyle okunsa/işlense (rivayet edilse)daha ahsen olur... :idea:


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 15:42 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22.01.10, 04:41
Mesajlar: 342
bize yan gel İlahî-Yat değil haydi İlahî-Kalk Tasavvufu lazımdır değil mi güzel hocam?..

:)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 15:56 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.01.10, 21:01
Mesajlar: 480
Bazı ilahiyat hocaları ile konuşuyorum; mesela tefsirci ; "ben fıkıhtan anlamam" diyor.

İşaret etmek istediğim husus "külli bir nazar" sahibi olarak ihtisaslaşmak...

Bu külli nazarın ise tasavvufi neşveye sahip olması lazım ki tesiri olsun.

Cuma namazı öncesi ilahiyat hocaları camiye gelip vaaz ediyor bazen...

Sanki zoraki konuşuyor kürsüde; o kadar ruhsuz...

(Şimdi hatırladım Bayram Ali Efendi'nin aşk u cezbe dolu vaazını rahmetullahi aleyh... Nerede o nerde bunlar !...)

Derviş olmasa bile ilahiyat ile iştigal edenin 'zevk manasına' tasavvuftan nasibi olması lazım...

"Ağlayamıyorsa bile ağlıyormuş gibi yapması lazım" babından...

Aksi halde daha çoook şikayet eder durur bu "ümmet-i merhum-e" nereye yuvarlanıyoruz deyu...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 16:18 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 26.12.08, 08:19
Mesajlar: 567
"Zahir ilmi tahsil etmek,insanı batın ilmini tahsil etmekten müstağni kılmaz.Yani zahir ilmini tahsil eden,batın ilmine ihtiyacı olmadığını söyleyemez."
......
Aliyyül havvas şöyle der;"İlim öğrenmek isteyen,Kamil bir şeyhe bağlanmadıkça kemale eremez.Çünkü böyle bir kimseyi ilmi mağrur edecek,bu aldanışı ise onun gözüne bir çok hakikatleri perdeleyecek ve göstermeyecektir."
Muhammed b.Abdullah el Hani Adab


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yeni bir ilahiyat şart: Tasavvufi Bir İlahiyat.(Gerekli mi?)
MesajGönderilme zamanı: 04.05.10, 19:24 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22.01.10, 04:41
Mesajlar: 342
erbainer yazdı:
Bazı ilahiyat hocaları ile konuşuyorum; mesela tefsirci ; "ben fıkıhtan anlamam" diyor.

İşaret etmek istediğim husus "külli bir nazar" sahibi olarak ihtisaslaşmak...

Bu külli nazarın ise tasavvufi neşveye sahip olması lazım ki tesiri olsun.

Cuma namazı öncesi ilahiyat hocaları camiye gelip vaaz ediyor bazen...

Sanki zoraki konuşuyor kürsüde; o kadar ruhsuz...

(Şimdi hatırladım Bayram Ali Efendi'nin aşk u cezbe dolu vaazını rahmetullahi aleyh... Nerede o nerde bunlar !...)

Derviş olmasa bile ilahiyat ile iştigal edenin 'zevk manasına' tasavvuftan nasibi olması lazım...

"Ağlayamıyorsa bile ağlıyormuş gibi yapması lazım" babından...

Aksi halde daha çoook şikayet eder durur bu "ümmet-i merhum-e" nereye yuvarlanıyoruz deyu...




Allah (cc.) razı olsun hocam,
ne güzel ifade etmişsiniz..

aklıma ne geldi;

eskinin ilahiyat hocaları Mevlevi Yaman Dede'yi (rh.a) iyi bilirler; (mesela)
hayrettin karaman vb. (devri akranları) o zattan ders okumuşlar ama Derd almamışlar..

Allah'ım Aşk vere...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 11 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 0 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye