17. Bölüm: “Allah’ı Tanıyan Kişiye Günah Zarar Vermez” Cümlesinin Mânâsı:
Meşâyıhtan yani büyük velîlerden bazıları şöyle demiştir: “Allah’ı tanıyan kişiye günah zarar vermez”. Yani mârifetullâha ulaşmadan ve Allah’ı tanımadan önceki günahı ona zarar vermez. Çünkü İslâm, önceki günahları kesip atar.
Gerçek İslâm, sûfîlerin yolu ve metodu üzere fenâ ve bekâ mertebelerinden sonra Allah’ı tanımaktır. Ve bu tanımanın (mârifetullahın) elde edilmesi, daha önce oluşan günahları siler ve yok eder. Ayrıca bu sözde “günah” kelimesi ile kastedilen şey, Allah’ı tanıdıktan sonraki günah da olabilir. O zaman bu günah ile büyük değil küçük günah kastedilmiş olur. Çünkü evliyâullah büyük günah işlemekten korunmuştur. Küçük günahın onlara zarar vermemesi de, günahta ısrarcı olmamaları ve hemen tevbe ile onu gidermeleridir.
Yine bu sözün mânâsı “Allah’ı tanıyan kişiden günah sâdır olmaz” şeklinde de olabilir. Günah işlemeyince onun zararı da olmaz. Cümlede gerekli olan (Allah’ tanımak) zikredilmiş ve onun gerektirdiği şey (günah işlememek) kastedilmiştir.
Yoldan çıkmış bazı mülhidlerin bu cümleyi “Allah’ı tanıyan (ârif) kişinin günah işlemesi câizdir, çünkü günah ona zarar vermez” diye yorumlamaları bâtıl, kesinlikle geçersizdir ve açıkça zındıklıktır.
“Onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki şeytanın yandaşları hep kayıptadırlar” (el-Mücâdele, 58/19). “Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize tarafından rahmet bağışla. Lütfu en bol olan sensin” (Âl-i İmrân, 3/8).
Salât ve selâm Efendimiz Muhammed’e (a.s).
Mağfireti bol olan Allah Teâlâ’dan dilerim ki, zulüm ve kul hakkı türünden olsa bile, hakîkî İslâm’a erişen ârifin bu irfândan önce işlediği günahlar ona zarar vermesin. Çünkü Hak Teâlâ genel anlamda (kayıtsız şartsız) mâliktir. Kulların kalpleri onun (kudret) parmaklarından ikisinin arasındadır, dilediği gibi çekip çevirir. Bilindiği üzere, mutlak ve genel anlamda İslâm (müslüman olmak) zulüm ve kul hakkı hâricindeki günahları yok eder.
Bir şeyin hakîkati ve kemâlinde ise, genelinde olmayan bir üstünlük vardır.
***
MEBDE’ VE ME‘ÂD (RABBÂNÎ İLHAMLAR)
İMÂM-I RABBÂNÎ
Doç Dr. Necdet TOSUN
SUFİ Kitap
|