Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 5 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Zahiri Alim ve Şeyh(Ahiret Alimi) Arasındaki Fark
MesajGönderilme zamanı: 08.11.10, 21:29 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 30.12.08, 13:50
Mesajlar: 175
http://saltanat.org/TabId/95/VideoId/92 ... -2010.aspx


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Zahiri Alim ve Şeyh(Ahiret Alimi) Arasındaki Fark
MesajGönderilme zamanı: 09.11.10, 13:25 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 30.12.08, 13:50
Mesajlar: 175
Bismillahirrahmanirrahim

Bu bir kısa sohbettir.

Vaiz olmak başka şeyh olmak yine başkadır.

Vaiz olan kimse vaaz eder.Kendi ilminden söyler.

Sohbet yapan kimseler bunlar;meşayıhlardır,şeyhlerdir.

Alimler insanların zahir hareketlerini düzeltmek içün nasihat ederler. Meşayıh olan şeyhler insanların deruni olan dertlerini tedavi içün sohbet ederler.

Şeyhe tabii olan kimseler,iç alemlerinin melekut alemine nasıl yetişeceğine dair içten gelen arzularını tatmin edecek ve onları o yolda irşad ve terbiye edecek sohbetleri olur,şeyhlerin. Şeyh;nasıl abdest alacan,nasıl gusl edecen,nasıl zekat verecen,nasıl oruç tutucan diyerekten zahiri ulemanın yaptığı,,vaazlerında onlar kafi derecede lazım olan ilmi almışlardır.

Lakin bunun ötesinde başka ilim de var.Her insan ve her insanda iki alem vardır.Biri dışa dönük biri içe dönüktür.Dışa dönük dediğimizde cismani hayatımızın içinde yaşadığı bu alemde nasıl hareket edeceğini öğretir,onları terbiye eder ve cismani hayatlarına bir düzen verir ki o düzen sayesinde insan rahat yaşar,huzurlu yaşar,kavga etmez,kimseyle didişmez,kimsenin aleyhine olmaz,kendini muhafaza eder.Deruni alem insanın kendisini Yaratan'a ne yolda nasıl o huzura yetişeceğini öğreten ilimdir.Onları şeyhler yapar,ötekileri alimler yapar.

Âlimlerin bir limitleri var,hududları var,o hududa kadar konuşabilirler.

O hududun dışındaki olan aleme giremezler.Giremedikleri vakitte onların o giremedikleri aleme insanları hazırlayan şeyhlerin aleyhinde konuşamazlar.Çünkü o aleme girmediler.Girmedikleri içün şeyhlerin işine karışamaz. Şeyhler de alimlerin işine karışmaz. Alimler vaaz eder,dinleyen dinler,dnlemeyen neyse...

Şeyhlerin kendilerine bağlanan kimseye yaptıkları nasihatı tutmaları için kendi zahiri gücünü değil manevi ruhaniyetini çalıştırır,o kimseyi doğru yola sevkeder.

Şimdi bir sual sorduk biz, torunum Hacı Nazım'a. Dedim ki,bugün dünyada ne kadar hükümet varsa,ne kadar millet varsa,ne kadar insanlar varsa bu 21.asrın içerisinde hepsi ayaktadır. Yani bunlar tatmin olunmuş insanlar değildir. Tatmin olunmadıkları vakıtta bu yükü çekemez hale düşer ve o yükten nasıl kurtulacağız diyerekden zahirde demonstration,numayişler sokaklara çıkıp bağırıp,çağırmalar... Hukumete karşı gelişler,isyan ve ihtilal koparmalar.Bu insanların ne istediklerini bilmediklerinden dolayıdır.

Fatiha...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Zahiri Alim ve Şeyh(Ahiret Alimi) Arasındaki Fark
MesajGönderilme zamanı: 24.02.11, 10:22 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 07.12.10, 00:24
Mesajlar: 424
Aslında herşey besbelli; ve fakat insanlar anla-YA-mıyor...

Alıntı:
MENKIBE

Ebû İshak Hz.’leri, Müslim-î Mağribi Hz.’lerine ziyarete gelmişti, kendisi âlim ve fazıl bir zattı. O anda Müslim-î Mağribi Hz.leri sabah namazını kıldırıyordu, namazda Fâtiha sûresinde tecvid ve tâliminde birkaç yerde hata ettiğini görünce:
“Boşuna zahmet edip de ta uzak yerlerden bunu ziyarete geldim, bunun şeyhliğinden ne olur?” diye düşündü ve hiçbir şey söylemeden o gün orada kalıp, ertesi günü yola çıktı.
Yolda giderken bir kaç arslan görünce korkusundan gerisin geriye döndü, arslanlar Ebû İshak Hz.lerini görüp peşine takılmıştı.
Ebû İshak, Mağribî’nin meclisine yaklaştığında karşısında onu gördü, arslanlar Müslim-î Mağribi Hz.lerinden kaçmadığı gibi huzurunda boyunlarını eğdiler, o mübârek gelerek onların kulaklarından tuttu ve:
“- Ey köpekler ben size benim misâfirlerime dokunmayacaksınız demedim mi ?.. ”
diye azarlayarak biraz götürüp salıverdi sonra:
“ - Ey Ebû İshak,siz zâhirinizi doğrultmakla meşgul oldunuz Allah’ın mahlûklarından korkar hale geldiniz, biz ise bâtınımızla meşgul olduk,mahlûkat bizden korkar oldu…” buyurdu.


Şeyh Nazım Kıbrısî hz.nin anlattığı şu menkıbe tevafuken az önce önüme geldi....

Konuya ne güzel uydu...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 5 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 2 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye