Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 4 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Cündioğlu Kurtuba ve İbn Rüşt’ü anlattı...
MesajGönderilme zamanı: 16.06.11, 15:51 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı

Kayıt: 19.08.10, 04:41
Mesajlar: 69
Cündioğlu Kurtuba ve İbn Rüşt’ü anlattı...

Hacer Kor


TRT Türk ekranlarında yayınlanan “Kentler ve Gölgeler” isimli belgesel programı, 3 Haziran Cuma günü Dücane Cündioğlu rehberliğinde, izleyiciyi Kurtuba ile buluşturdu.

15 Haziran 2011

Endülüs, içimizde hala kanayan yara. Bir bilinmez uzaklarda İslam’ın izlerini; görmeyen gözlere, işitmeyen kulaklara haykıran bir anıt. Daha çok bilinirliğe, görülmeye muhtac bu mirası tanımak için zaman zaman güzel çalışmalar yapılıyor. İşte geçtiğimiz günlerde TRT Türk ekranlarında yayınlanan “Kentler ve Gölgeler” isimli belgesel programı, Dücane Cündioğlu rehberliğinde, izleyiciyi Kurtuba ile buluşturdu.

“Kubbeden mahrum bir mabed” : Kurtuba Cami

Belgesel hem Kurtuba’yı hem de orada yaşamış olan ünlü -Cündioğlu’nun tanımlamasıyla- “yargıç, hekim ve filozof” olan İbn Rüşt’ü konu alıyor. Kurtuba’nın bizlere gurur vermesinde bir beis yok diyen Cündioğlu, bu şehrin hali pürmelâli beni hüzünlendiriyor diye ilave ediyor.

Belgeselde Endülüs’ün mirası izleyicilere tanıtıldı. Kurtuba’da Endülüs Müslümanları tarafından 10. yüzyılda inşa edilen mesciti, izleyiciye mimari ayrıntılarıyla birlikte anlatıldı. Kurtuba Camiinin en ilginç ayrıntısı 860 sütuna sahip olması. Kubbeden mahrum ama kemerlerle ve sütunlarla karakterize edilmiş bir mescit.

Sessiz muhabbet erleri

Belgeselde mimarinin yanında insanlar da anlatıldı. Anlatılanlardan biri olan İbn Rüşd hakkında, uzun olmayan bilgilerin yanında bir ayrıntı vardı ki hayrete düşmemek kabil değil. İbn Rüşd ile İbn Arabi arasında saatler süren ama üç dört cümleden oluşan muhabbetin hikayesi...

İbn-i Rüşd'ün cenazesinde de bulunmuş olan İbn-i Arabi, ilk kez çocukken Kurtuba'ya bu büyük filozofla tanıştırılmak üzere babası tarafından getirilmiş. İbn-i Arabi ile İbn-i Rüşd'ün başbaşa kaldıkları o ünlü “muhabbet hikayesi” anlatıldığına göre şöyle. Sonradan hikâyeleştirilen tanışmada ikisinin saatler boyu sustuğu ve ilk olarak İbn-i Rüşd'ün ağzından 'evet' sözcüğünün çıktığı söylenir. Sonra düşünme sırası İbn-i Arabî’ye gelir ve o da uzun uzun sustuktan sonra 'evet' der. Yine derin düşüncelere dalan İbn-i Rüşt, 'evet' diyerek sessizliği bozarken sıra tekrar İbn-i Arabi'ye gelir. Suskunluk yeniden başlar ve İbn-i Arabi bu kez 'hayır' der.

O ruh haline şahit olmayan bizlerin bir çırpıda anlamamızın imkânsız olduğu bu muhabbet sonrası, yaşlı feylesofa Arabi’yi nasıl bulduğunu sorarlar. İbn-i Rüşd şöyle der: 'Hayret bu genç benim bildiklerimi görüyor.' Cündioğlu'nun “Anadolu irfanının yapıtaşlarından biri” olarak tanımladığı İbn-i Arabi de şöyle diyecektir: 'Hayret, İbn-i Rüşd benim gördüklerimi biliyor.'

Dücane Cündioğlu burada, İbn-i Rüşd'ün “görenlerden çok bilenler safında yer aldığının” altını çiziyor.

Belgeseli internetten bulabilirsiniz

Belgeselin bütününü merak edenler netten belgesel kayıtlarına ulaşabilirler. Dücane Cündioğlu adına açılmış olan Facebook sayfasında da program kaydı mevcut. Ayrıca belgeselin yeni bölümlerini takip etmekte de fayda var.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 4 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye