ZAFER İNANANLARINDIR!.
AHMET N. GÜVENER
05-10-2009 Ey alemlerin Rabbi! Ey yoksulların ve tutsakların umudu! Özgür Kudüs’te geçirilecek bir an için, adağımdır ömrüm! Ruhumda kabaran bir büyük hülya var: Özgür Kudüs için kutlu bir ömür! Sen duyansın, sen bilensin, sen dualara icâbet edensin! Özgür Kudüs’ün ışıltısıyla aydınlanacak yeryüzü adına, bize güç ver Allah’ım bize kudret ve celâdet!
Dava ecele, yol Kudüs’e kadardır
Tekrâren ve dâimâ: Zafer inananlarındır ve zafer yakındır!
EY KUDÜS!
Ben dünyanın burasında, İstanbul’da senin için çarpan bir yürek taşıyorum. Gölgende en temiz kıyafetlerimle, en güleç ve mutlu yüzümle gezineceğim günleri özlüyorum. Senin için işgâle fırlatılan her taş, insan olmanın ne yüce, direnmenin ne soylu bir şey olduğunu anlatıyor ya, ben her daim ona tutunuyorum.
Ey Kudüs!
Sana Selahaddin gibi bakacak bir çift göz, sana Şeyh Yasin gibi, Rantisi gibi bağlanacak bir yürek ve sende mîracı hatırlatan bir iz sahibi olmak için dua ediyorum. Sen beni tanımıyorsun. Ben dünyanın burasında, İstanbul’da yaşıyorum.
Ey Kudüs!
Ben Allah’ın gözyaşından mahrûm etmediği bir kuluyum. Her kubbende, her sokağında, her meydanında, her hanende, her köşende bir damla gözyaşı dökmek için yanıp tutuşuyorum. İşgal kalelerini pamuk kılacak ellerim olsun diye Kahhar olan Allah’a yalvarıyorum. Yumruklardan koca bir füze yapıyoruz biz burada. Dualardan devasa kaleler…
Ey Kudüs!
Borsayla ilgilenmiyorum. Siyasî kulis haberleri umurum değil. Ben senin gölgende oturmak istiyorum. Ben o sokaklarda başıboş ve Müslüman dolaşmak istiyorum. İstanbul da güzel bir kardeşindir, bilirsin. Ama ben seni istiyorum. Senin hür ve mü’min ufkunda bir çizgiye yükselmek ve oradan mutmain bir tebessümle dünyaya bakmak istiyorum.
Ey Kudüs!
Allah’a, Ulu önder’e ve sana malumdur amma, ben Ali’yi seviyorum elinde Zülfikar’ıyla. O hani der ya: “Hamle et, yâ kâfir!” Benim sesim burada boğazımda tıkandı. Aç onu ve kendine göm. Senin için atmıyorsa kalbim, akmıyorsa senin için kanım: Ne diye var olayım ki, ey ruhları imana cezbeden şehir? Bir duaysam âminim ol, bir yabancıysam emîn’im! Al beni yanına: mevzîm ol!
Ey Kudüs!
Bütün şereflerin özeti, bütün hayallerin mukaddimesi sensin. Sevgilim yok, sevgilim sensin. Bildiğim yok, tek ilim sensin. Her yer gurbet, menzilim sensin. Huzurum yok, tesellîm sensin. Ne zaman çağıracaksın beni? Ne zaman tutsaklığının utancını omzumdan alacaksın?
Ey Kudüs!
Bir bildiğim var ki, biz seninle kurtulacağız. Bembeyaz bir elbisem var. Avlunda kılacağımız ilk bayram namazı için. Ben geceleri, dünyanın bu köşesinde, İstanbul’da senin için gözyaşı döküyorum. Ve yalvarıyorum:
Ey alemlerin Rabbi! Ey yoksulların ve tutsakların umudu! Özgür Kudüs’te geçirilecek bir an için, adağımdır ömrüm! Ruhumda kabaran bir büyük hülya var: Özgür Kudüs için kutlu bir ömür! Sen duyansın, sen bilensin, sen dualara icâbet edensin! Özgür Kudüs’ün ışıltısıyla aydınlanacak yeryüzü adına, bize güç ver Allah’ım bize kudret ve celâdet!
Dava ecele, yol Kudüs’e kadardırTekrâren ve dâimâ: Zafer inananlarındır ve zafer yakındır!
http://www.boyuthaber.com/News/Siyaset/ ... RINDIR.php