Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Dr. Münir Derman: Ey Türk Gençliği
MesajGönderilme zamanı: 21.02.12, 17:28 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı

Kayıt: 13.09.10, 19:32
Mesajlar: 90
Dr. Münir Derman: Ey Türk Gençliği

BÜYÜK ADAM

Benzinin donduğu, makinenin şuursuz döküntü haline geldiği,
İnsan muvazenesini kaybeder olduğu şartlar altında, (insan) dediğimiz devler görülür.
Bu insanlar masal ile hakikat arası bir plânda yaşarlar...

Çok eski devirler mitolojisi, yalan içinde gizlenmiş büyük gerçeklerin hikâyeleridir.
Görünmeyen bir perde, büyük insanı toplumdan ayırır.

Büyük insanları anlatmak çok güç. Anlamak daha güç...

Ancak resmini çeker veya söylenenleri kopya ederiz.

Tarih boyu imparatorluklar milletlerin mozaiğidir. Bütün dünya tarihinin ruhu, bu mozaik üstünde bulunan büyük insanların tarihidir.

Büyük İskender’i
Alparslan'ı
Fatih'i
Kanuni’yi
Napolyon’u
Atatürk'ü tarihten çıkarın, tarih masal haline gelir.

Onun için bunları tetkik birtakım kulak malzemesinden bir filtre yaparak süzülmeleri icap eder.

Görünmeyen bu perdeyi aralayıp, büyük bir insanı seyredeceğiz şimdi...

Bu perdenin yanına ne şekilde yaklaşırsan yaklaş, hatta öldürmek için, muhakkak bir şey kazanırsın.

Bu perdenin arkasındaki büyük insan, Allah vergisi sezgileri ile kahraman bir cömertlik ve asaletle dolup taşan tatlı bir ışık çeşmesidir.

Doğan güneşin ışıkları arasında görülen karlı dağlarda nasıl bir güzellik varsa, bir kahramanın yaptığı fedakarlıkta da aynı derecede cazip güzellik vardır.

Maden suyunda demirin erimiş olduğu gibi burada beşeri zevkin ve emniyetin en büyüğü duyulur.

Hiçbir şeyde yanılmayan, basit görünen boş şeylerde her şeyi bulanlar bunlardır.

Nil'i, Mısır'dan, Dicle ve Fırat'ı Mazepotamya'dan, Seyhan ve Ceyhan'ı yerlerinden kaldırın. Her şey çorak ve bomboş kalır.
Bu, büyük insanları milletlerin içinden tarihinden kaldırınız, dünya bomboş olur.
Meselâ, Türk neslini savaş meydanlarından hayali olarak kaldırınız, dünya savaş tarihleri enteresanlığını kaybeder.
Çıplak bir mahalle kavgası manzarasını alır.

Büyük ve cesur insanlar unutulmaz. Bazen unutulmayacak kadar çok yaşarlar. Batı tarihçilerinden birisi söyler:
“Dünyada iki meçhul vardır.:1- Kutuplar, 2- Türkler ”

Üç Tarih vardır: Yunan, Roma, Türk. Diğerleri hikâyedir.


Mustafa. En güzel isim. Bilen bilir manasını. Babası koydu bu ismi.
Kemal, hocası bunu ilâve etti ismine. Bir şey gördü Onda da, ondan… İsmi Mustafa Kemal oldu.
Değişmeyen mukadderat onu nihayet Gazi yaptı....Gazi Mustafa Kemal oldu... Bütün bunlar tesadüf değil, takdir...

Tesadüf bilemediğimizin manevi kanunun bir halkasıdır. Bilemediğimiz o halka millet ve vatan içinmiş meğer...
Bütün bu isimleri millet uğrunda gençliğinde sarf etti...
Her mana yönü ile (Gazi) (Mustafa) (Kemal)…
Kendi kendini sildi Millet içinde. Karıştı Milletiyle bu üç isim… Bütün her şeyini millete verdi. (Vermedi) millet kendinden bunları aldı.

Bunları millet gönlünde sessizce yoğurdu. Buldu bir şey amma, söylemedi.

Sessiz sözsüz duygularıyla bir isim buldu.

Rica ettiler, O'na... Kim ne dedi. Duygular, sevgiler, gönüller yaptı bu işi . . .

Ne dediler: sessiz sözsüz, tarih (Mustafa Kemal) ismi kalacak. Gazi ismi manevi âlemde olacak.

Bu asil milletin yaşadığı ülkeye (Türkiye) ismini koydu O... Millet de gönlünde yoğurdu bunları... Kendisine (Atatürk) ismini koydu.
Bu ismi kendilerine söyledikleri zaman gözleri dolu dolu oldu. Yutkundu içini çekti...

Türk Milletinin kalbinde, gönlünde o asil kanda (Atatürk) olarak kalacak dünya durdukça…

Kem ağızlardan ne çıkarsa çıksın o bir güneşti, ziya idi.

Türkiye’de: Gaziler, Mustafalar, Kemaller, daima olacak...

Çankaya Köşk’ü yapıldığı zaman, köşkün sol tarafında bir yol vardı. Yolun solunda iki katlı ahşap bir ev.

67 yaşında Devlet Demir Yolları'ndan emekli Rahmi Efendi oturuyor, yalnız...
Bu evi istimlâk edip bahçeye almak istediler...Rahmi efendi'ye sordular: “Evimi satmam” dedi.

Dahiliye vekili Şükrü Kaya hiddetlendi ve vaziyeti Mustafa Kemal'e bildirdi.
Paşa: “Çağırın bana o zatı” diye emir verdi.
Rahmi Efendi'yi oturttu kahve içtiler. Paşa “Rahmi Bey” dedi. “Bu evi bize versen, biz sana istediğin, yerde bir ev, yaptıralım” dedi.
“Paşam,vermem” dedi. Ben yaşlıyım. Öldüğümde sizin olsun” dedi.
Bir kahve daha içtiler.
Paşa: “Peki niçin satmıyorsun, sebep nedir?
“Paşam, başka yerde bana bir ev bulunur amma, başka yerde, (Senin gibi komşuyu nerede) bulurum,” dedi.
Kalktı bir şey söylemeden gitti.

Onun için Türk Milleti Paşa ile her an komşudur.

Gönlünde yatıyor (Ata) diye…

Gün doğarken seyrettiğin gibi batarken de seyret onu. Güneş her gün doğar ve batar değil mi?

1927 Maarif vekili Necati Bey zamanında Avrupa’ya tahsil için talebe gönderilecekti. Muhtelif liselerden mezun olanlar arasında imtihan açıldı Fransa’ya Almanya’ya talebe gönderdiler. Bu talebelerin içerisinde sağ olanlar iki kişidir.

İmtihanda Gazi Mustafa Kemal Paşa ile Napolyon’un hakkında tarihi bir sual de vardı. İçlerinden biri şu cevabı vermişti: Mustafa Kemal Paşa Hazretleri büyük bir asker. Napolyon da büyük bir asker. Aralarında zaman mekân farkı var. Evet ikisinin de kendilerine mahsus üstün tarafları var. Bir mukayese yapar mısın?

Cevap “Hayır”. Hiç mi! Ona da hayır. O halde bir fark var aralarında. Evet . Var ya.

-Yaptığı işlerde.
-Nedir o. Cevap:
-Biri Cumhuriyeti İmparatorluk yaptı. Diğeri İmparatorluğu Cumhuriyet yaptı demişti.

Bu ne demektir. (Ey Türk Gençliği, Birinci Vazifen Cumhuriyeti Korumaktır) buyurması.

Atatürk’ün işte büyük işin ne olduğunu anlatmaktır.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye