Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 15 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: 110 - NASR SURESİ
MesajGönderilme zamanı: 03.01.09, 17:28 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 12:14
Mesajlar: 1108
110 - NASR SURESİ


Müfessirlerin tesbit ve icmaıyla tamamı Medine'de inmiştir. [1]

Allâme Zemahşerî'ye göre: Bu sûre. Veda Haccı'nda Minâ'da inmiş ve o bakımdan Medine'de indiğine hükmedilmiştir. Yapılan tesbite göre, Tevbe Sûresi'nden sonra inmiş ve bundan sonra başka bir sûre inmemiş­tir.[2]



Bu surenin nüzul zamanı ile ilgili rivayetler:

1- Müslim'in Ebu Bekr ibn Ebi Şeybe, Harun ibn Abdullah ve Abd ibn Humeyd kanalıyla Ubeydullah ibn Abdullah ibn Utbe'den rivayetinde o şöyle anlatıyor:

İbn Abbâs bana:

"Ey İbn Utbe, Kur'ân’dan son nazil olan sûreyi bili­yor musun?" diye sormuştu. Ben:

"Evet, Allah'ın nusratı ve fetih geldiğinde..." süresidir." dedim.

"Doğru söyledin." dedi.[3]

2- Bu hadisi Neseî de Muhammed ibn İsmail kanalıyla Ubeydullah ibn Ab­dullah ibn Utbe'den rivayetle tahric etmiştir.[4]

3- Hafız Ebu Bekr el-Bezzâr ve Beyhakî'nin rivayet ettikleri bir haberde sû­renin nüzul vakti olarak Veda haccındaki teşrik günlerinin ortasındaki gün ve­rilmektedir.[5]

4- Rivayete göne Hz. Peygamber (sa) bu sûrenin inmesinden sonra 60 gün daha yaşamış ve bu süre içinde hiç güldüğü görülme­miş.[6]

5- Vahidî ise İbn Abbâs'tan rivayetle Sûrenin, Hz. Peygam­ber (sa)'in Huneyn Gazvesinden dönüşünde nazil olduğunu ve Sûrenin nüzu­lünden sonra Hz. Peygamber (sa)'in daha iki sene yaşadığını söyler.[7]

Buna göre elbette Sûre, Kur'ân'dan son nazil olan değildir[8]

6- İbn Abbâs'ın "Bütün Kur'ân'dan en son nazil olan sûre "Allah'ın nusratı ve fetih geldiğinde..." süresidir." sözü Taberânî tarafından da rivayet edilmiştir.[9]

7- Mekke'nin fethi sekizinci yılın ramazanında idi. Bu sure, onuncu yılda indi. Peygamberimiz'in surenin inmesinden sonra yetmiş gün yaşadı­ğı rivayet edilmiştir. Onuncu yılın rabiulevvel ayında vefat etti. Bunun için de Tevdi' (uğurlama) suresi diye anıldı.

8- Bu sure Mekke'nin fethinden önce inmiştir; Rasulullah (s.a.)'a Mekkelilere karşı kendisine yardım edileceğine, orayı fethedeceğine dair müjdedir. Bunun benzeri de şu ayettir: "Herhalde o Kur'an'ı senin üzerine farz kılan seni dönülecek yere döndürecektir." (Kasas, 28/85). "Allah'ın nus­reti ve fetih gelince." sözü, gelecek zamanı ifade etmektedir.

Buna göre de vukuundan önce Mekke'nin fethinden haber verilmesi, mu­cize olarak gaibten haber verilmesi olup nübüvvet alâmetlerindendir.[10]

9- Zahir olan, İbni Ömer'in sözünden hareketle birinci görüştür: Bu sure Veda haccında Mina'da indi. Sonra da: "Bugün sizin dininizi kemâle erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım." (Maide, 5/3) ayeti indi. Bu iki ayetten sonra Peygamber (s.a.) seksen gün yaşadı. Bundan sonra: "Andolsun, size kendinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki..." (Tevbe, 9/128) ayeti indi. Bundan sonra otuzbeş gün yaşadı. Ardından: "Öyle bir günden sakı­nın ki o gün Allah'a döndürüleceksiniz." (Bakara, 2/281) ayeti indi. Ondan sonra yirmi bir gün yaşadı. Mukatil, yedi gün yaşadığını söyledi.[11]

10- Razi ise doğru kabul edilen görüşün surenin Mekke'nin fethinden önce indiği şeklinde olduğunu söylemiştir.[12]



1-3. "Allah'ın yardımı ve zafer günü gelip, insanların Allah'ın di­nine akın akın girdiklerini görünce, Rabbini överek tesbih et; O'ndan bağışlama dile, çünkü O, tevbelerî daima kabul edendir."



Surenin nüzul sebebi ile ilgili rivayetler:

1- Said b. Muhammed el-Müezzin, Ömer b. Ebî Cafer el-Mukrî'den, o Hasan b. Süryan'dan, o Âbdulaziz b. Sellam'dan, o İshak b. Abdillah b. Keysan'dan, o babası İkrime'den, o da İbn Abbas'tan bize şu rivayette bulundu;

"Rasulullah (s.a.v.), Huneyn Gazvesi'nden geldiğinde, Allah Teala bu sûreyi indirdi. Rasulullah (s.a.v.) buyurdu ki:

"Ey Ali b. Ebî Talib, ey Fatıma, şüphesiz Allah'ın yardımı ve fethi geldi. Ben insanların Allah'ın Dini'ne bölük bölük girdiğini gördüm. Rabbimi hamd ile tesbih ederim. Çünkü O tevbeleri çokça kabul edendir."[13]

2- Abdürrezzak'ın kendi Musannaf'ında Ma'mer'den, onun da Zührî'den yaptığı rivayete göre : Resûlüllah (a.s.) Efendimiz, fetih yılında ünlü ku­mandan Hâlid b. Velîd'i (r.a.) bir bölük mücahidle (öncü kuvvet olarak) Mekke'ye gönderdi. Halid b. Velid (r.a.) Mekke'nin alt kısmında, İslâm kuvvetlerine karşı koymak üzere saf bağlayıp bekleyen Kureyşlilerle savaş­tı ve kısa zamanda onları -Allah'ın yardım ve izniyle- hezimete uğrattı. Böylece artık silâh kullanmaya gerek kalmadı ve Resûlüllah'ın (A.S.) fethi gercekleştirmesiyle birlikte Mekkeli'ler de Allah'ın son dinine girmeye baş­ladılar. Derken Nasr Sûresi indi. [14]

3- Buhari ve diğerleri İbni Abbas'tan rivayet ettiler. Diyor ki:

"Ömer b. Hattab (r.a.) beni Bedir'in büyüklerinin yanına götürürdü. Bazısı bundan hoşlanmazdı. Bir gün beni çağırıp onlarla oturttu. " İbni Abbas diyor ki: "O gün beni onlara göstermekten başka bir şey için çağırmadığını anladım. " Şöyle dedi:

"Allah Tealâ'nın "Allah'ın nusreti ve fetih geldiği zaman." ayeti hakkında ne diyorsunuz?" Bazıları:

"Bize zafer geldiği ve fetih nasip oldu­ğunda tesbih ve istiğfarla emrolunduk," dediler. Bazıları da susup bir şey demedi. Bana:

"Sen böyle mi diyorsun, İbni Abbas?" dedi.

"Hayır," dedim.

"Ne diyorsun?" dedi. Dedim ki:

"O Rasulullah (s.a.)'ın ecelidir. Allah ona ecelini bildirmiş, "Allah'ın nusreti ve fetih geldiği zaman." buyurmuştur. Bu eceli­nin alâmetidir. "Hemen Rabbini hamd ile, tesbih et. O'nun yarlığamasını iste. Şüphesiz ki O, tevbeleri çok kabul edendir." [15]









--------------------------------------------------------------------------------

[1] el-Câmi'u Li-Ahkâmi'1-Kur'ân : 20/229; Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/7052.

[2] Tefsîrü'l-Keşşaf: 4/810; Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/7052. Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977.

[3] Müslim, Tefsîr, 21; Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977.

[4] Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977.

[5] İbn Kesîr. age VIII,529; Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977

[6] Kurtubî, age. XX,158; Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977

[7] Vahidî, age. s. 343; İmam Ebu’l-Hasen Ali bin Ahmed el-Vahidi, Esbâb-ı Nüzul, İhtar Yayıncılık: 395. Ebû'l-Hasan Nisabûrl/Esbabu'n-Nüzûl: 308; Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/7053.

[8] Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977

[9] İbn Kesîr, age. VIII,531; Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/977

[10] Razi, XXXII/155. Vehbe Zuhayli, Tefsiru’l-Münir, Risale Yayınları: 15/660.

[11] Kurtubi, XX/233. Vehbe Zuhayli, Tefsiru’l-Münir, Risale Yayınları: 15/660.

[12] Razi, XXXII/164. Vehbe Zuhayli, Tefsiru’l-Münir, Risale Yayınları: 15/660.

[13] Zayıf hadistir. Suyuti; ed-Dürr: 6/407; İmam Ebu’l-Hasen Ali bin Ahmed el-Vahidi, Esbâb-ı Nüzul, İhtar Yayıncılık: 395. Ebû'l-Hasan Nisabûrl/Esbabu'n-Nüzûl: 308; Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/7053-7054.

[14] İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/734; Celal Yıldırım, İlmin Işığında Asrın Kur’an Tefsiri, Anadolu Yayınları: 13/7053.

[15] Vehbe Zuhayli, Tefsiru’l-Münir, Risale Yayınları: 15/660.

_________________
" Hayrlar feth olsun ; şerler def olsun !..."


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 15 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 2 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye