Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 4 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Efendimizin ve dört halifenin yüzükleri
MesajGönderilme zamanı: 18.11.11, 12:56 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı

Kayıt: 15.11.09, 21:21
Mesajlar: 98
Efendimizin ve dört halifenin yüzüklerinde ne yazıyordu, anlamları nedir?

Asr-ı Saadette, Hicaz bölgesinde yüzük kullanılmaktaydı, ancak yüzüğün kaşına mühür nakşedilmesi yaygın değildi.

Hicri yedinci senede Peygamber Efendimizin (asm) gümüş bir yüzük yaptırması ve kaşına mühür nakşettirmesiyle yaygınlık kazanmıştır. Peygamber Efendimiz bu yüzüğü hem takmış hem de yazışmalarda mühür olarak kullanmıştır. Daha sonra halifeler tarafından sürdürülen bu gelenek, zamanla çeşitli görevlerde bulunan idarecilere de şamil olmuştur.

Hadislerde yüzük, “hâtem” kavramıyla ifade edilmektedir. Aslında hâtem’in sözlük anlamı, mühür, damga, mühürlenen, son verilen… demektir. Bu kavrama yüzük anlamının yüklenmesi ise idarecilerin evrakları mühürlemek üzere kullandıkları yüzüğün kaşındaki mühre nispetledir. (İbnu’l-Esîr, en-Nihâye fî garîbi’l-hadîs, 2/10)

Süyûtî, Kureyş ve Hicaz halkından ilk mektup mühürleyen kişinin Hz. Peygamber olduğunu söyler. (el-Vesâil, Beyrut 1406, s. 114)

Resûl-i Ekrem Kisrâ, Kayser ve Necâşî gibi yabancı devlet başkanlarına mektup yazmak istediğinde kendisine onların mühürsüz mektupları okumadıkları hatırlatılmış, o da yuvarlak siyah akik taşlı gümüş bir mühür (yüzük) edinmiştir. (Buhârî, Libâs, 52; Müslim, Libâs, 56, 58)

Gerek kaynaklardaki bil¬gilere gerekse mektuplardaki baskılarına göre bu mühürde altta "Muhammed" adı, ortada "resul" ve üstte "Allah" lafza-i celâli bulunacak şekilde istif edilmiş "Muhammed resûlullah" ibaresi yer alıyordu. (Buhârî, Li-bâs, 55; Tirmizî, eş-Şemâ'il, s. 46)

Hz. Peygamber, sadece yabancı devlet adamlarına yazdığı mektupları değil kendi âmillerine ve seriyye kumandanlarına gönderdiği mektupları ve yine iktâ yoluyla birine bir şey tahsis ettiğinde hazırlattığı belgeleri de mühürletirdi. (Abdülhay el-Kettânî, et-Terâtibü'l-idâriyye, 1/204, 254)

Resulüllah (asm) helâya gireceğinde yüzüğünü çıkarırdığı (Tirmizî, Libâs 18) ve abdest alırken –suyun alta nüfuz etmesi için– yüzüğünü hareket ettirdiği (İbn Mâce, Tahâre 54) rivayet edilir.

Resûlullah'ın vefatından sonra bu mührü Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman kullanmış, ancak Hz. Osman onu Medine'deki Eriş Kuyusu'na düşürerek kaybetmiş ve yerine aynı ibareyi taşıyan bir yenisini yaptırmıştır.

Hulefâyi Râşidîn, Hz. Peygamber'in mührünü kullanmakla beraber kendileri de şahsî mühür yaptırmıştı. Mes'ûdî, bunlardan Hz. Ebû Bekir'in mühründe "ni'me'l-kâdiru Allah - Allah ne güzel kudret sahibidir.", Hz. Ömer'inkinde "kefâ bi'l-mev-ti vâizen - Ya Ömer nasihatçı olarak ölüm yeter", Hz. Osman'ınkinde "âmentü bil-lâhi'l-azîm – Azîm olan Allah’a iman ettim" ve Hz. Ali'ninkinde "el-mülkü lillâhi - Mülk Allahü tealaya mahsustur" ibarelerinin yazılı olduğunu bildirmektedir.

Yine Mes'ûdî'nin eserinde Ömer b. Abdülazîz'in mühründe "Li-külii amelin sevâb - her amelin sevabı vardır" veya "Ömer yü'minü billahi muhlisan – Ömer Allah’a samimi olarak iman eder" ibaresinin bulunduğu kayıtlıdır. (Mes'ûdî, et-Tenbih, s. 286, 289, 293, 297, 320)

Ayrıca, Hz. Hasan’ın yüzüğünde “el-İzzetü lillah - İzzet, şan, şeref Allahü tealaya mahsustur", Hz. Muaviye'ninkinde “Rabbiğfir-li - Ey Rabbim, beni mağfiret eyle”, İmam-ı A'zam Ebu Hanife’ninkinde, “Kul-il-hayr ve illa fes küt - Ya hayır konuş yoksa sus!”, İmam-ı Şafii’ninkinde “el-bereketü fil-kanaati - Bereket kanaattadır”, İmam-ı Yusuf’unkinde, “Men amile bi-re'yihi, nâdime - Kendi görüşüne göre iş yapan pişman olur”, İmam-ı Muhammed’inkinde “Men sabere zafera - Sabreden, zafere kavuşur”,yazılıydı.

Bazı mühürlerde iki turna arasına yerleştirilmiş hamdele, arslan ve kılıç kuşanmış insan gibi değişik motif ve figürler de yer alıyordu. (İbn Ebû Şeybe, Muşannef, Beyrut 1409, 5/190 vd.)

Bkz.
1. TDV İslam Ansklopedi, Mühür maddesi.
2. Abdülkadir Paksoy,Efendimiz'in Yüzüğü ve Mührü, Yeni Ümit, Sayı :74 Yıl:18.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 4 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 0 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye