Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Fırçadan Akan Gizli Güç: Tezhip
MesajGönderilme zamanı: 27.06.10, 12:16 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 25.12.08, 10:31
Mesajlar: 32
Fırçadan Akan Gizli Güç Tezhip

Münevver Üçer

Hat, minyatür gibi sanatların kenar süslemeleri olarak doğan tezhip, sonradan başlı başına bir sanat kimliği kazandı. Saray kökenli bir sanat olan tezhip, bugün dünya platformunda yerini alıyor.

İnsanlık tarihi kadar eski bir maziye sahip olan süsleme, ilk çağlardan günümüze topluluklar halinde yaşayan insanların sosyalleşme süreçlerinin temel taşı olmuştur. Mağara duvarlarında başlayan bu süreç, çiziliş maksatları ne olursa olsun insanların içinde yaşadığı toplumun kendisine özgü zevk ve manevi değerlerinin şekillenmesiyle ortaya çıkar. Günümüzde geleneksel ya da klasik olarak adlandırdığımız sanat dallarımız içerisinde Orta Asya’dan Anadolu topraklarına taşıdığımız en köklülerinden biri de tezhip sanatımız.

TEZHİP NEDİR?
El yazması kitapların süsleme tekniğine verilen isim olan tezhip, hüsn-ü hat (hat sanatı) levhaların, minyatürlerin, fermanların kenar süslemesidir. Arapça zehep yani altın kelimesinden gelen altınlamak anlamı ile kullanılan tezhip hüsn-ü hattın elbisesi olarak da nitelenir. Hayvan ya da bitki gibi doğadaki canlıların stilize yorumlarıyla ortaya çıkan tezhip sanatı, kurallarına sıkı sıkıya bağlı bir sanat koludur. Türklerin İslam’ı kabulüyle gelişmiş ve günümüze kadar süregelmiştir. 8.ve 9. yüzyıllarda Orta Asya’da Bezeklik duvar resimleriyle başlayan bu süreçte tezhip sanatında kullanılan motifler, Kuran-ı Kerim, levhalar, albüm, tuğra, ferman, hilye-i şerif, dini ve sivil el yazmalarının kenar süslemesidir.

SARAYLI BİR SANAT
Tezhip günümüze kadar hüsn-ü hat eserlerinin kenar süslemesi, bir tür elbisesi gibi yorumlanır. Günümüzde ise kitap sayfalarının arasından kurtulan tezhipli eserler, kendilerini levhalarda ifade eder. Artık başlı başına bir sanat olan Tezhip, sanatın evrensel kuralları içindeki haklı yerini alan bir klasik olma yolunda hızla ilerlemiştir. Saray kökenli tezhip, İslam kültüründe her zaman yerini bulur. Saray nakkaşhanelerinde uygulanan Tezhip usta nakkaşların ve müzehhiplerin elinde canlanır.

YAZMA ESERLERİN MÜCEVHER KAFTANI
Yazma kitaplarda en önemli süslemeler, eserin ‘Zahriye’ denilen takdim sayfasında bulunur. Kitabın adı, yazarı, sunulduğu şahsı belirten madalyonların ve kime ait olduğunu gösteren temellük kitabesinin yer aldığı tezhipli sayfa ile başlar. Zahriye sayfasından sonra metinlerin başladığı genelde çift sayfa halinde kullanılan ‘Serlevha’ sayfaları gelir. Metinler çevresinde ya da sayfa üst kısmında taç olarak tezhip süslemeler yer alır. Ara sayfalarda; hizip, secde, vakıf, cüz ve aşer güllerinin yer aldığı rozet şekilli tezhipler bulunur. El yazması kitapta süslenen son yer eserin hattatının, eserin yazılış tarihinin bulunduğu ‘Hatime’ bitiş sayfasıdır. Bu sayfalardaki tezhipler diğer sayfalara göre daha hafiftir. Süslenen eserin maddi ve manevi değerinden dolayı kullanılan malzemelerin kalitesi, yapan ustaların yüksek kabiliyeti ortaya çıkan eseri eşsiz kılar.

MOTİFLERİN DİLİ
Türk tezhip sanatı; kökleri Orta Asya’ya dayanan motiflerle beslenen, İslam’ın kabulüyle gelişen, çeşitlenen ve İslam dininin getirdiği kurallarla daha da güçlenip, stilize, yarı stilize ve natüralist üslupları oluşturan bir sanat koludur. İslam’ın getirdiği kurallar, resim yapmayı zorlaştırınca sanatçılar, dini inanışlarla doğayı yorumlayıp stilize diye tabir ettiğimiz motifler ürettiler. Tezhip sanatının İslam ile bütünleştiği dönemde, Orta Asya kaynaklı hataî, penç, gonca, yaprak, münhanî, rumî, bulut gibi motifler tezhip sanatımızın temel taşlarını oluşturur. Özüne sadık kalınarak bu motifler bugün de kullanılır. Tezhip sanatında, sanatımızın 17. yüzyıl sonrasında batıya açılmasıyla ‘Eklektik’ diye adlandırdığımız Barok, Rokoko gibi tarzlar sanatımıza etki yapar ama hiçbir zaman Klasik dönemin sadeliğine, uyumuna, ihtişamına sahip olamaz. Bu kurallı motiflerin yanı sıra ‘Şukûfe’ adını verdiğimiz çiçek buketleri ya da tek tek resmedilen natüralist üsluptaki çiçekler bir döneme imzasını atar. Laleler, karanfiller, güller, süsenler, nergisler ve diğerleri Türk tezhip sanatının her biri kitap olabilecek süsleme unsurlarıdır.

YAPIM TEKNİKLERİ
Bu sanata adını veren ana materyal, altın yapım tekniklerinin de belirleyicisidir. Tezhip, eskiz kâğıtlarına çizilen desenlerin, özel yapılan ‘murakka’ adını verdiğimiz kâğıtlara geçirilmesiyle başlar. Tezhip yapımına zemine fırçayla altın yaldız sürülerek başlanır. Renklendirilen motifler, ince kıl fırçalarla kontürlenerek daha sonrasında da zemin renkleri uygulanır. En son işlem ise motiflere uygulanan gölge çalışmasıdır. Desenin, motiflerin küçük ölçekte yapıldığı bu tarzına ‘tezhip’ denir. Bu sanattaki bir diğer önemli uygulama tekniği de ‘Halkar’dır. Halkar daha büyük ebatta çizilen desenlerin ezilmiş altın ile sulandırılarak yapıldığı tekniktir. Motiflerin dip noktasından ucuna doğru fırça ile çekilmesiyle sulandırılan altın, yine altınla kontürlendirilerek sonuçlandırılır. Altın kontür yerine renkli kontür uygulanırsa da ‘şikâf’ adını alır.

SONSUZLUĞUN SİMGESİ
Orta Asya’nın güneyindeki ülkelerde 3. ve 4. yüzyıllardan itibaren altın dövülerek, varak haline getirilerek kullanılır. İşte bu Orta Asya kökenli işçilik, Türklerin Anadolu coğrafyasına taşımalarıyla hem yapıştırılarak hem de ezilerek fırça ile kullanılır. Sonsuzluğun da simgesi olan altın, ihtişamın, gücün, debdebenin bayrağı ve yeri geldiğinde de sadeliğin timsali olur.

Yapım tekniklerinden, malzemesine, desenlerinden, üsluplarına bir bilim dalı haline gelen tezhip sanatımızda klasik uygulamalarından, günümüzde çağdaş yeni yorumlara uzanan geniş bir yelpazede sanat eserleri uygulanır. Sanatın evrensel dilini etnik duygularıyla birleştiren sanatçılarımız dünya sanat platformlarında da eserler vermeye başladılar.


MURAKKA
Tezhipin çalışılabilmesi için özel olarak üretilen kâğıda verilen isimdir. Dört kat kâğıt birbirine karşı gelecek şekilde üst üste muhallebi adı verilen yapıştırıcı ile yapıştırılır. İşte yüzyıllarca dayanıklı kalacak kâğıdınız hazır.


ORİJİNAL ÖRNEKLER
Türk İslam Eserleri Müzesi koleksiyonunda bulunan geleneksel Osmanlı tezhip sanatının ilk defa yayınlanan orijinallerinin örnekleri.

MÜZEHHiB-MÜZEHHİBE
Tezhip sanatını yapan sanatçıya erkek ise müzehhib, bayan ise müzehhibe denir.

ZEREFŞAN
Ezilmiş ya da varak halindeki altının tel elekten geçirilerek uygulama yüzeyine dengeli bir şekilde düşmesine verilen isimdir. Kelime anlamı da küçük altın parçaları demektir.

AnadoluJet Magazin - Ocak 2010

http://www.thy.com/aj-TR/skylife/article.aspx?mkl=1595


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye