Arının İntiharı Böyle Olur
Aklın cinnetidir imana ters yaşam. Dil söyler eşekler sıraya girer, dinler Anlar gibi yapar arka arkaya kuyruk sallar Sonra anırır kimse anlamaz nedir anlam Kürsülerde lider bozuntularıdır onlar Lafazan çocuktur sınıflarda sesi çınlar Eller alkışa hazır kuyruk sallamaya yani Etrafına yapılır ne çok hevesli akınlar
Zaten anlasa bir değeri yoktur ona Bellemiştir kulluğunu yese bıkmaz bin sopa Yeşil ot yerine saman kâfidir nafaka Hakaret kabul ederde verilse de taze Aslında alışmıştır en düşüğüne razı Yükünü çekmektedir hamallık hazzı Dili tenini yorar her güzelden alıkoyar Kitap olmuştur eserleri nasiptir tozu Okuyan yok anlayan yok nasihat çok Kendisi gibi…
Geçenlerde dinledi beni veli dostum Söyleyince kükredi dilinde deli oldum Böyle gelmiş böyle gider yastığına uzanmak varken Uykuya doymak yerine uyanık gezdiğimde dedi soldum Hiç bırakılır mı sigara, içki, esrar… Başka hangi şey yapar ki öbür dünyadan firar Anlat ama ısrar etme basıyor efkâr Yaşanmayan bir ırmakta akılır mı hem! İç su gibi zemzem İlahiymiş düşünme Sudur sonuçta hem Güneş açsın ay doğsun yağmur toprağı oysun… Ben yaşıyorum bal gibi! Daha neler dediyse de susturamadım O haklıydı kendine göre Tercih ettiğiyle ölüyordu göz göre göre Ne hastaneleri Ne tımarhaneleri Nede kabir haneleri Kalınca bir perde çekilmişte önünde göremiyordu Veliler gibi-son yüzyılın ermiş tipi
Eşekler otluyor Veliler artıyor Bilen kendini kandırıyor Mevla’nın sabrına hayran Seyrediyorum…
Saffet Kuramaz
|