Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Graham Fuller'dan Barack Obama'ya tavsiyeler
MesajGönderilme zamanı: 23.11.10, 09:27 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı

Kayıt: 06.01.10, 09:39
Mesajlar: 92
Graham Fuller'dan Barack Obama'ya tavsiyeler

Şahin Alpay


Zaman
2010-11-23


Graham E. Fuller'ın son kitabı "İslamsız Dünya" Washington'a Ortadoğu ya da Müslüman dünyaya yönelik politikalarla ilgili tavsiyeler olarak okunabilir.


Fuller'a göre ABD'nin bölgeye iradesini kabul ettirme çabaları başarısızlığa uğramakla kalmadı, ABD'ye karşı duyulan öfkeyi arttırdı. Amerikan ordusunun İslamcı radikalleri yakalayıp öldürme çabasını yoğunlaştırmaları, sadece daha da kararlı radikal nesiller üretiyor. Terörizmi sonlandırmayı ancak bölge halklarının kendileri başarabilir. Bunun için de radikalizmi besleyen koşulların son bulması gerekir.

Buradan hareketle Fuller şu gözlemlerde bulunuyor: Ortadoğu'da karşılaşılan sorunları İslam diniyle açıklamaya kalkışmak, dikkatleri gerçeklerden uzaklaştırıyor. Bütün enerjinin İslam dininin incelenmesine harcanması ABD'nin kendi yanlışlarını görmesini engelliyor. Terör uygulayan İslamcı radikalleri gerek fiziki gerekse entelektüel olarak silahsızlandırmayı başarabilecekler büyük olasılıkla ılımlı İslamcılar olabilir. Oysa bölgede Amerikan ordularının varlığı, ılımlıların otoritesini zayıflatmakta. Terörizmin son bulması için Amerikan ordularının bölgeden çekilmesi gerekir. Bununla terörizm son bulmayabilir, ama denetim altına alınması için kritik adım atılmış olur. Washington, Müslüman dünya üzerinde stratejik egemenlik kurma kararından vazgeçmelidir.

Fuller'a göre genel olarak Batı, özel olarak ABD ile İslam dünyası arasındaki mevcut gerginlikleri azaltmak için atılması gereken adımlar şunlar: Batı'nın bölgeye askeri ve siyasi müdahaleleri son bulmalı. Teröristlerin yakalanıp yargılanması ABD'nin değil uluslararası örgütlerin ya da yerel devletlerin görevi olmalı. Washington Amerikan yanlısı diktatörlere verdiği desteği çekmeli. Demokratikleşme teşvik edilmeli, ama demokrasi getirmek ABD'nin işi olmamalı. Para silahlara değil bölgede okulların, hastanelerin, eğitim merkezlerinin kurulmasına harcanmalı. Filistin sorununa en kısa sürede çözüm bulunmalı. Washington bölgede İslamcı partilerin iktidara gelmesini kabul etmeli. Çünkü İslamcı radikalizmle başa çıkmayı ancak Müslümanların kendileri başarabilir. Bu partiler halkın sorunlarına çare bulamadıkları takdirde kısa sürede iktidarı yitireceklerdir.

Fuller'ın kitabında vurguladığı öteki hususlar şunlar: "Dini meseleler" olarak görülen sorunların çoğunun gerçekte dinle hiçbir ilgisi yoktur. Dinler çok farklı seslerle konuşur; dini inançlar soylu ve soysuz çok farklı amaçlar için kullanılabilir. İslam'ın öteki tek tanrılı dinlerle paylaştıkları, ayrıldığı hususlara nazaran çok daha fazladır. İslam dininin kökleri derin, vizyonu geniştir. Nüfuz, petrol ve askeri üs elde etme yarışındaki uluslararası jeopolitik güçler tarafından engellenmediği takdirde, bir entellektüel rönesans yaşayabilir. Batı ülkeleri içeride demokrasi, ekonomik refah, eğitim, insan ve azınlık haklarının korunması konularında çok başarılı oldular. Müslüman halklar Batı'nın bu başarılarına hayranlık duyuyor. Ne var ki aynı Batı, emperyal amaçlarla uluslararası alanda yıllardır insan haklarını ve özgürlükleri ayaklar altına almakta. Müslümanlar buna büyük bir öfke duymakta.

Müslüman dünyada halkın büyük çoğunluğu Başkan Obama'dan umutlu, fakat ABD'nin izlediği politikalarda gerçek anlamda değişim görmek istiyor. Obama, çok doğru şeyler söyledi, ama ne yazık ki söylediklerini hayata geçirmekte başarılı olamadı. Amerikan orduları dünyaya yayılarak, siyasi, kültürel ve ekonomik sorunlara militarist çözümler aramaya devam etmekte.

Fuller'ın tavsiyelerinden biri de genel olarak Batı dünyasına. Şöyle diyor: Batı'nın anayasalarında herhangi bir gücün bütün iktidarı ele geçirmesini engelleyen denge ve denetim mekanizmaları, herhangi bir şirketin tekel kurmasını önleyen kanunları var. Aynı Batı uluslararası alanda herhangi bir devletin gücü tekeline almasına izin vermemeli.

Umarım Fuller'ın tavsiyeleri bir gün Batı'da kabul görecektir.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye