Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Daniel Pipes: Suudi Arabistan Açılıyor mu?
MesajGönderilme zamanı: 09.01.11, 18:27 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 15.12.08, 02:19
Mesajlar: 275
Suudi Arabistan Açılıyor mu?

Daniel Pipes


National Review Online
4 Ocak 2011

Özgün metin çevirisi: Is Saudi Arabia Opening Up?
Çeviri: Deniz Tansi

15 yıl once bu hafta, 1 Ocak 1996'da, Abdullah bin Abdülaziz, Suudi Arabistan'ın naibi ve etkili yöneticisi oldu. Yıldönümü, krallığın kendi liderliği altında ve şimdi başında, nereye değiştiği için bir fırsat sunuyor.

Ülkesi belki de gezegenin en alışıldık olmayan ve anlaşılmaz olanıdır, sineması olmayan bir yer, kadınlar araba kullanamaz, erkekler kadın iç çamaşırı satar, tek bir düğmeye basılı kendini yok eden bir sistem belki petrol altyapısını da yok edebilir ve hatta yöneticiler demokrasinin cilasını teper. Yeri içinde, hayli özgün ve başarılı iktidarı koruma mekanizmaları geliştirdiler.

Üç özellik rejimi tanımlıyor: Kutsal şehirler Mekke ve Medine'yi kontrol etmek, İslam'ın Vahabi yorumuna katkıda bulunmak, dünyanın en zengin petrol rezervine sahip olmak. İslam kimliği tanımlıyor, Vahabilik küresel hırslara ilham kaynağı oluyor, petrol refahı girişimleri fonluyor.

Daha derinden bir analizle, refah, Suudiler'in para hırsının ötesinde, moderniteyle kendi terimleriyle anlaşmasına izin veriyor. Ceket ve kravat giymekten sakınıyorlar, kadınları işyerlerinden dışlıyorlar, ve hatta Greenwich Ortalama Zamanı'nı Mekke Ortalama Zamanı'yla yer değiştirmek için can atıyorlar.

Çok uzun yıllar önce değildi, krallıktaki kilit tartışma Vahabizm'in monarşik ve Taliban versiyonları arasındaydı, İslam'ın aşırı bir okuması, fanatik olanına karşıydı. Ancak günümüzde, Abdullah'ın "Vahabi hırslarını ehlileştirmek" için geniş çabalarına şükrederek, en gerici ülke, modern dünyaya katılmak için ihtiyatlı adımlar attı. Bu çabaların çok bölümleri var, çocukların eğitiminden, siyasal liderlerin seçilme mekanizmalarına kadar, ancak belki çok önemli olanı İslam'ın din adamları olan ulema ile reformcular ve müfrit olanlar arasındaki savaştır.

Uyuşmazlığın saklı terimleri, dışarıdakilerin izlemesini zorlaştırmaktadır. Neyse ki, Hollandalı bir Ortadoğu uzmanı olan Roel Meijer, "Suudi Arabistan'da Reform: Cinsiyet Ayrımcılığı tartışması" makalesinde, krallıktaki münakaşalar için eksper kılavuzu sağlıyor. Cinsiyet karışımının (Arapçası iktilat) krallığın geleceği ve tartışmanın nasıl evrileceği konusunda merkez bir tartışma olduğunu gösteriyor.

Cinsiyet ayrımı konusundaki güncel şiddeti not ederek, Sahva hareketinin başarısından daha az eski geleneği, 1979'daki İran devriminin ardından travmatik olayları ve Mekke'deki Büyük Cami'ye Usama bin Ladin tarzındaki radikallerin el koymasını yansıtıyor.

Abdullah resmen monarşiyi 2005'in ortasında tırmandırdığında, cinsiyet ayrımcılığı hakkındaki eleştirilere neden olan konularda, gevşemenin öncüsü oldu. Geçen iki büyük kilit olay, 2009'da büyük iktilat olarak yer aldı: Şubat ve Eylül'de Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin (KAUST olarak biliniyor) açılışında yüksek devlet personelinde, karma sınıflarla ve hatta danslarla bir değişim oldu.

İktilat üzerinde kraliyet ailesi, siyasal figürler, ulema ve entelektüeller arasında tartışmalar birbirini izledi. "11 Eylül'den beri kadınların konumu gelişmesine rağmen, iktilat, reformist ve muhafazakarlar arasındaki savaş hattını ayırdı.[müfritler, DP] Zorlamayı azaltacak herhangi bir girişim, İslam ve muhafazakarların duruşuna doğrudan bir saldırıdır."

Meijer tartışma araştırmasını, "eğer reformlar başarılı olursa ve şayet liberaller ya da muhafazakarlar kazanım sağlarsa. aşırı bir biçimde belirlenmesi zordur. Reformistlerin iyiliği genel eğilim olmasına karşın , reform parça parçadır, tereddütlüdür, belirsizdir ve güçlü direnç görmektedir."

Abdullah'ın yönetimi altında devlet daha açık ve hoşgörülü İslam'ı teşvik etmektedir ancak Meijer, "açıkça iktilat tartışması üzerindeki savaş kazanılmadı. Pek çok Suudi, dinsel otoritelerin yaşamlarına aşırı karışmasıyla beslenmektedir, ve biri hatta din adamları karşıtı hareketi konuşmaktadır. Liberaller, bununla birlikte, resmi Vahabiliğin dünyasına yabancı bir dil konuşmakta ve Suudiler'in çoğunluğuna ve böylece güç bela onlara nüfuz etmektedirler."

Araplar gelecek reform söyleminin ölçülemeyen tartışmasının ortasındadır. Sadece elit ve kamuoyu rol oynamamaktadır ancak sorunların karmaşıklaşması, ömürle ve kişilikle sınırlı tuhaflıkları daha çok sarkıtmakta- özellikle, 86 yaşındaki Abdullah ne kadar kalacaktır ve 82 yaşındaki hastalıklı üvey kardeşi Sultan bin Abdülaziz, onun halefi olabilecek midir?

Suudi Arabistan dünyanın en nüfuz eden Müslüman ülkelerindendir, bahisler yüksektir, krallık sadece ülke içindeki İslam için değil ancak genel olarak Müslümanlar içindir. Bu tartışma pek çok izleme doğurmaktadır.

http://tr.danielpipes.org/9277/suudi-ar ... ciliyor-mu


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye