Hem Diyanet`e hem Gülen`e yüklendi.
28-09-2009
Haberturk Yazarı Yaşar Nuri Öztürk Korsan İslam başlıklı yazısında "Ilımlı İslam"“emperyalist Batı ile işbirliği İslamı”. Veya, “emperyalizmin emellerine uyarlanmış İslam”. Veya, “molla-papaz işbirliğinden doğan İslam” diyerek hem Diyanet`e hemde Gülen-Vatikan diyaloğuna ağır ithamlarda bulundu.
GERÇEKTEN “İslam” diyebileceğimiz bir tek İslam var: Kur’an İslamı veya Kur’an’daki İslam. Gerisinin tümü sahte İslam, korsan İslam.
Türkiye, sadece büyük rantçıların değil, geniş halk tabakalarının da haram yemeyi hüner haline getirdikleri bir ülkedir. Gazete sayfalarına ve ekranlara geçmiş korsan sektörlerden bazı örnekler:
Korsan taksi, korsan minibüs, korsan otopark, korsan mazot, korsan kurslar, korsan rehberler, korsan internet sayfaları, korsan biberler, korsan tatlılar, korsan doktorlar, korsan mühendisler, korsan kazılar, korsan etler, korsan kömürler, korsan ilaçlar, korsan LPG istasyonları, korsan işçiler vs. vs...
Çok zararlı ve kahırlı bir korsan üretim de biz belirledik:
Korsan İslam veya korsan din. ABD, Soğuk Savaş yıllarında, Müslümanları bedava şövalye olarak kullanmak için bir korsan İslam geliştirmişti: Yeşil Kuşak İslamı. ABD’nin geliştirdiği bu korsan İslam’ın bugünkü adı “Ilımlı İslam”.
Veya, “emperyalist Batı ile işbirliği İslamı”. Veya, “emperyalizmin emellerine uyarlanmış İslam”. Veya, “molla-papaz işbirliğinden doğan İslam”...
Şimdilerde, bu korsan İslamların cuma hutbeleri aracılığıyla sinsi ama ustaca tanıtımlarının camilere sokulduğunu, gerçek müminler, görmeye ve eleştirmeye başlamış bulunuyor.
Müslüman’ın camisi, bir süre önce mabetlerimizi “karma namazlar” yoluyla kiliseleştirmek isteyenler tarafından bir tür “BOP Hapishanesi” olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Camileri BOP hapishanesine çevirme işinin ustalıklı ve sinsi öncülüğünü yapan resmi, gayri resmi kuruluşlar, kişiler var. Ne yazık ki, Diyanet İşleri’ni de bu işe bulaştırmış bulunuyorlar. Şu fakir bütçemizden iki milyar (sekiz bakanlık bütçesine denk) para ile kotardığımız Diyanet İşleri’ni...
İslam’ı rahmet ve sevgiye dayalı özünden uzaklaştıranların bu uzaklaştırmaya uygun olarak ürettikleri korsan İslamlar da var.
Mesela, “rakı satan bakkalları çivili sopalarla dövüp komaya sokma İslamı” bunlardan biridir.
Şu anda Türkiye’nin ve dünyanın gündeminde kalmayı sürdüren, “Avrupa tarihinin en büyük soygunu” diye anılan “Deniz Feneri dinci soygunu”nu da bir korsan İslam icraatı sayabiliriz.
Korsan İslamların, 90’lı yıllardan beri pazarlananları çok dehşet vericidir:
Örneğin, Sivas Madımak Oteli’nde sergilenen Neronist terör olayında izlediğimiz bir korsan din türü var:
“Diri diri insan yakma İslamı.” Korsan İslam’ın yarattığı Sivas Madımak Neronizmi, bana göre, yirminci yüzyılın en büyük ve en unutulmaz facialarından biridir. New York kulelerinin 11 Eylül 2001’de vurulmasından çok daha kayda değer bir olaydır. Ve “Allah ile aldatma” tarihinin de en kahırlı olaylarından biridir.
Ne yazık ki, “Müslümanlara karşı, daima, İslam’ı İslam ile vurmak siyasetlerini izleyen Batı” (söz Atatürk’ündür), yüzyılın bu dehşet verici sadizmini asla mesele yapmamıştır.
Korsan İslamlar ile bu korsan din üretimine alet olma onursuzluğunu kabullenen işbirlikçilere karşı, bugün için, onları dinin gerçek sahibi Allah’a havale etmekten başka yapabileceğimiz hiçbir şey yok gibi görünüyor.
Haberturk - Yaşar Nuri Öztürk
|