Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 24 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2, 3  Sonraki
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 18:53 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 24.12.08, 14:54
Mesajlar: 417
Sitemizin devamlı takipçilerinin malumu olduğu üzere, zaman zaman Üstad Bediüzzaman hakkında gerek ulemadan gerek meşayıh-ı kiramdan nakillerde bulunuyoruz. Görülen odur ki gerçek Allah dostları Vahdet deryasından su içtiklerinden birbirleri hakkında ne takdirkâr ifadelerde bulunuyorlar.

Ama bazen çocuk meşrepli takipçileri, ham müntesipleri, uhuvveti sadece kendi mesleğine dahil olanlara hasredenler veya taassubun bir bakıma zevkli, bir bakıma hemen fark edilmeyen ağlarına düşenler, bu ipek zatları birbiriyle yarıştırmaya, “benim babam seni babanı döver” türü çocukluktan aşina olduğumuz cümleleri kullanmaya ve hizmetinin en üstün hizmet olduğunu bu yolla gösterip, garip bir grup enaniyetiyle içlerindeki boşluğu bastırmaya çalışmaktalar. Bu da bu “âlem-i kevnü fesadın” bir cilvesi. Ne yapalım.

İnşallah bu çalışmalar müminlerin birbirine daha çok ısınmalarına bir vesile olur. Bunun haricinde bir şeyleri aklından geçirenlerden de, o sözlerden de bizarız. Salih Okur, Cevaplar.org

----

Dede Paşa hazretleri Bayburt´un Pulur nahiyesine bağlı Aşağı Lori Köyü´nde 1879 yılında dünyaya geldi. Dede Paşa hazretlerinin asıl adı Musa Baştürk´tür. Pir-i Sami Erzincani hazretlerinin halifesi Şeyh Beşir Efendi’den hilafet aldı. Üstad Bediüzzaman’ı ziyaret etmiştir. 1973 senesinde irtihal etti.

Kendisinin bağlılarından ve yolunu devam ettirenlerden Ahmed Remzi Genel Hocaefendi, 12.09. 2009’da yaptığımız görüşmede, şunları anlattılar “1969’un kış ayları idi. Bayburt’ta ilk imamlığım sırasında Risale-i Nur’la tanıştım. Orada bir berber arkadaş vardı. O bana ilk olarak Risalelerden bahsetmişti.

Ama aslında eserlerle ilk tanışmam ilkokul dördüncü sınıfta olmuştu. Arkadaşlarımla ders çalışmak için birinin evine gittiğimde orada dolapta bir eser gördüm. Önü yok, sonu yok, sadece RNK yazılıydı.(Risale-i Nur Külliyatı demek olduğunu sonraları öğrendim)

Benim okuma hevesim çok büyüktü, elime geçen her şeyi okurdum. Sanırım o risale “Küçük Sözler”di. Oradan birkaç yeri okudum. İfadeler beni çok etkiledi. Sanki beynime nakş oldu.

Tabii daha sonra Bayburt’a imam olunca, orada nur talebeleri ile tanıştık. Birkaç ay Risale-i Nurları okudum. Nurlara karşı bir muhabbetim oluştu.

O sıralar Dedepaşa hazretleri ile tanıştım. Tabi, Risale-i Nur’u okuyan biri olarak haklı olarak ilk mülakatımızda Hazret-i Üstadı sordum. “Efendim, Üstad Bediüzzzaman hakkında ne buyurursunuz?” dedim.

Mübarek şöyle buyurdu; “Benim sultanım, onu mu soruyorsun? O öyle bir kutuptu ki, öldükten sonra kutupluk tacı muallâkta kaldı. Hiçbir veli onun yerine geçemedi. Onu örtecek bir kutup şu anda yok.

Bir de Dedepaşa hazretlerinin Üstadı ziyaretini, küçük oğlu Nureddin Baştürk bana şöyle anlatmıştı; “Dedepaşa hazretleri sık sık Ankara’ya teşrif ederdi. Bir gün Ankara’ya geldiğinde bana “Gel Emirdağ’ına(Isparta’da olabilir) gidelim, Bediüzzaman’ı ziyaret edelim” dedi. Devir Menderes devriydi. Gittik. Selamdan sonra kısa bir tanışma oldu. Sonra ikisi de murakebeye daldılar. Zahiren bir konuşma olmadı. Babam izin istediğinde, Üstad kendisine bir Cevşen-ül Kebir hediye etti.”

Ahmed Remzi Efendi devamla şunları söyledi; “Paşam hazretleri dünyasını değiştirdikten sonra o cevşen bendenize intikal etti. Halen kütüphanemde mevcuttur.”


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 19:30 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 31.08.09, 12:40
Mesajlar: 164
Konum: istanbul
maşallah ahmet remzi hocaefendi!!! yolu devam ettiriyormuş! burdan ne dediğimi herkez anlasın. evliyaullah aynadır bugün sen koyu solcu ol git mürşidine efendim ben sola veriyimmi oyumu de bak size kalıbımı basarım evliyaullah karşısındakini incitmez oooo efendim mübarek olsun der.(bazı mürşidler soru olmasın diye belli şeyler söyleyebilirler onları tenzih ederim) dede paşa hz lerinin cevabınıda bu yönlü buluyorum. lakin... işin aslı said nursi hz.leri evyaladandır. terbiyesiz konuşmalarda bulunulmaması lazım. gelelim said nursiye GICIK kapanların ASIL nedenine:

"NURCULAR"

evet neden üstte tırnak içinde yazıyor. o zamanlarla bu zamanlar bir değil. bir yolun başında mürşid olmaz ise o yol bu gün üstte yazdıklarım gibi olur şöyle ki; bizden olan hakiki müslümandır, diğerleri de müslümandırlar ama inşallah bize hizmet etme şerefine nail olabilirler!!!!!!!!!! işte böyle tasavvuftan yoksun işte böyle tarikat bilmez mürşid bilmez insanların benlik kokusunu 100 metreden alabilen tasavvuf ehlinden bazı yeni yetmeler yahu, bunlar ne, said nursi de iyi bela açtı dedikleri olmuş olabilir Allah onları affetsin ama durum malesef ki bundan ibarettir. tefrika doldu ümmet bazı cemaatler yüzünden. said nurs-i KS evliyaullahtandır büyük tür bir kabahatimiz olmuş ise ALlah bizi affetsin sadece bu kadar diyorum.

_________________
Bu halkın çoğu kal ehli
Kimi olmuş vebal ehli
Gayet azdır kemal ehli
Cinnü bırak can ara bul
Bir Kâmil İnsan ara bul


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 20:07 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 666
Remzi Hoca, daha Mürşid-i Kamil hayattayken açıkça, hem de 2-3 kez "Mürşidlik" istemiş bir kimsedir. Bizim de sözümüzün gerisini fehminize havale ediyorum.

Yukarıdaki kelamlarını, Remzi Hoca'yla aynı zamandan kalmış eski ihvanlara sorduk. Siyaset gereği, gönül okşamak maksadlı edilmiş kelamlar, ötesinden berisinden eksiltilerek, ötesine berisine ekleme yapılarak reklam edilmiştir malesef. Söz, maksadından uzaklaştırılmıştır. Zannedersem, biraz da Nurcuları halkaya katmak maksadı güdülmüştür.

Paşam Hz.lerinin şu kelamı ki bendeniz işiten ihvandan işitmişim, şu kelamı her şeyi izah ediyor:

"Merhum Said Nursi, 100 küsur kitap yazdı. Hepsi de zahir için..."

Bu kelamdan sonra, daha başka ayrıntı vermeyi gereksiz görüyorum.

Bu konunun mümkünse, konu sahibinin de gönlü alınarak silinmesini istirham ediyorum.


En son Ruhan tarafından 02.10.09, 20:12 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kere düzenlendi.

Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 20:09 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 666
Yine de ayrıntıyı merak edenler olursa, şu konudadır:

viewtopic.php?f=48&t=1212


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 20:48 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 24.12.08, 14:54
Mesajlar: 417
Konu sizindir ağabey, cevapsız kalmasına gönlüm razı olmadı. Ondan açmak ihtiyacı hissettim. Hata etti isem affola...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 21:08 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 31.08.09, 12:40
Mesajlar: 164
Konum: istanbul
Ruhan yazdı:
Remzi Hoca, daha Mürşid-i Kamil hayattayken açıkça, hem de 2-3 kez "Mürşidlik" istemiş bir kimsedir. Bizim de sözümüzün gerisini fehminize havale ediyorum.

Yukarıdaki kelamlarını, Remzi Hoca'yla aynı zamandan kalmış eski ihvanlara sorduk. Siyaset gereği, gönül okşamak maksadlı edilmiş kelamlar, ötesinden berisinden eksiltilerek, ötesine berisine ekleme yapılarak reklam edilmiştir malesef. Söz, maksadından uzaklaştırılmıştır. Zannedersem, biraz da Nurcuları halkaya katmak maksadı güdülmüştür.

Paşam Hz.lerinin şu kelamı ki bendeniz işiten ihvandan işitmişim, şu kelamı her şeyi izah ediyor:

"Merhum Said Nursi, 100 küsur kitap yazdı. Hepsi de zahir için..."

Bu kelamdan sonra, daha başka ayrıntı vermeyi gereksiz görüyorum.

Bu konunun mümkünse, konu sahibinin de gönlü alınarak silinmesini istirham ediyorum.


ben zaten konuya eski ihvanlar tarafından aşikarım. onlar bile isim vermezler ama çok nadir yakaladım. ne diyelim ALlah bizi doğru yoldan saptırmasın. akıl fikir versin. yazık ama böyle olması. neyse ne hocaysa konuyu kapatalım diğer yandan bende dediğinize katılıyorum. zaten bizim tarikatta böyledir(diğerlerini bilmediğimden yanlış anlaşılmasın) her zaman Allah mübarek etsin...:)

geleim talib abime, talib abi:) konuyu yanlış anlaşılmalara mahal vermemek için silmenizi istirham ediyorum. yani Dede paşa hz.lerin onu söylemesinin nedeni ruhan abimin dediği gibi olabilir. yani nasıl derler bildiğimizden ettiğimizden değilde efendimin bize söylediği bir söz vardır başka tarikattan ihvanlar ile karşılaşırsanız onların şeyhini övün diye. heh işte aynısı sanki. pirlerimiz gönül kırmamak için nazeninlik de çok ileri giderler. bunu ben öyle yordum. bir daha yazayım cümleyi; Benim sultanım, onu mu soruyorsun? O öyle bir kutuptu ki, öldükten sonra kutupluk tacı muallâkta kaldı. Hiçbir veli onun yerine geçemedi. Onu örtecek bir kutup şu anda yok.” yani bu lafı bizim ihvan hariç başkası okusa anlamaz ama mana çok aşikar tam bir gönül fethi cevabı yoksa olduğundan değil umarım anlamışlardır site sakinleri.

tekrar ediyorum silerseniz müteşekkir olurum.

_________________
Bu halkın çoğu kal ehli
Kimi olmuş vebal ehli
Gayet azdır kemal ehli
Cinnü bırak can ara bul
Bir Kâmil İnsan ara bul


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 21:09 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 666
talib yazdı:
Konu sizindir ağabey, cevapsız kalmasına gönlüm razı olmadı. Ondan açmak ihtiyacı hissettim. Hata etti isem affola...


Estağfirullah benim efendim, hata değildir. Bir maksada binaen taşıdığınız kesindir. İyi niyetinizden de kuşkumuz asla yoktur.

Bendeniz, bu konuların yeniden açılmasını istemediğimden silinsin demiştim. Fakat durabilir de, cevabı verdiğim linkte mevcuttur.

Ordan buraya da alalım.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 21:12 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 666
Yukarıdaki linkteki cevabı buraya da taşıyorum, konu yeniden açıldıysa bunda da bir hayır vardır, öyleyse biz de cevaben:

5- Nurcuların Zaman Hal İcabı Edilmiş Övgülerden Teşviklerden Makam Çıkarmaları:

Birçok tanınmış tanınmamış ulemanın meşayihin, Said Nursi hakkında bir şekilde edilmiş kelamlarını bir araya getiren Nurcu kaynaklar bunları yaymışlardır. Bu sözleri derlemelerinden muradları Said Nursi merhumun eşşiz, benzersiz, pek büyük makamda bir alim olduğunu ispat etmektir.

İrtibata geçme imkanım olduğundan Nurcuların, Dede Paşa Hz.leri (Musa Baştürk Bayburdi Hz.)’nden denilerek aktardıkları kelamlarını; Dede Paşa efendinin halen yaşayan dervişlerine sorduk. Bu görüşmelerimizden sonra bir kısım farklılıklar ve farklı anlamalar bulunduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Bu vesile ile bu görüşmelerimizi buradan yayınlamış olalım. Öncelikle, Nurcu kaynaklar, derlemelerinde şöyle ifade ediyorlar:

“Dede Paşa Efendi Hazretleri hakkında Remzi Hoca ile görüştüğümüzde ... bize şu bilgileri verdi:

Dede Paşa Hz.:

'Benim Sultanım, ne anlatayım, Bediuzzaman Hazretleri, o kadar büyük bir insandı ki öldükten sonra Kutup’luk tacı muallakta kaldı. Hiç bir Veli O'nun yerine geçemedi' demişti...

Erzincan depremleriyle alakalı ise şunları söylemiştir:

'Manen yedi şehrin helaki emredilmişti. Bu melekler ilk defa Erzurum'a geldiler. İşe Erzurum'dan başlayacaklardı. Erzurum'daki yatır ve hayatta olan veliler meleklere rica ettiler ki 'Erzurum'da şu anda ana rahminde büyük bir insan var, bir kutup var; O'nun için bize burayı bağışlayın.' Ve bağışlanır ..."


Nurcu kaynaklı derlemede geçen nakil burada bitti. Şimdi de görüştüğümüz dervişlerin sözlerini verelim. Bu dervişlerin soy ismi ve adresleri bendenizde mahfuzdur. Kendilerinin adları kullanılarak iteleme kakalamaya maruz kalmamaları, huzursuzluk yaşamamaları için soyadlarını vermek istemiyorum. Sadece isimlerini belirterek sözlerini yazalım:


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 21:14 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 666
Kendisiyle görüştüğümüz Şaban isimli dervişleri özetle şunları söylemiştir:

"Evet, Remzi Hocadan nakledildiği gibi Paşam Hazretlerinin böyle bir kelamı vardır. Bu sohbetin olduğu anda toplanıp gelmiş olan Nur Cemaatinden kişiler de vardı mecliste. Sohbetin yorumu yapılmadı, ihvanlar 'Aslında Paşam şöyle demek istedi' diye bir söz söylemediler. Paşama, 'Bu sohbetin hikmeti nedir?' diye sormadılar da.

Kimse dolduramadı da değil, şöyle buyurdu mübarek Paşam: "Kutupluk tacı 1 hafta kadar boşlukta kaldı. Daha sonra sahibini buldu."

Paşamın Said Nursi Hazretlerine karşı övücü sözlerinde manevi bir siyaset vardır. Nur cemaatinden kişiler mecliste bulunduğu için Paşam o yüzden (Said Nursi'yi) övdü.

Hatta bu sohbetin hemen ardından Paşamın aşıklarından Ekrem Ocaklı Bey, mecliste dedi ki: 'Kutupluk tacı boşluktaydı, (Paşamı işaret ederek) geldi Paşamın başına kondu'. Böyle bir söz de geçti.

Paşam Hazretlerini tıraş eden kişi de Nurcuydu ve onun yanında Said Nursi Hazretlerini hep överdi.

Hem, Said Nursi Hazretlerinin kutup olduğunu var sayalım, ne çıkar ki! Paşam bir sohbetinde de buyurdu ki: 'Said Nursi, 100 küsur ciltlik eser yazdı ama hepsi de zahir için..' Anlaşılabiliyor mu?"


Aynı dervişleri, Erzincan depremiyle ilgili anlatılandan sonra da gülerek şöyle söylemiştir:

"Artık böyle şeyler mi söylüyorlar?! (yani propaganda anlamında)

Nurculuk Tarikat değil, bir ilim yoludur. Fethullah Gülen de bir ilim adamıdır.

Kutup makamlarına gelebilmek için bir Evliyaullahtan el almak, ona bağlanmak gerekir. El almadan olmaz. Hatta Mürşid-i Kamil'e bağlanılmadan Nefs-i Mutmainne makamına dahi gelinemez. Fethullah Gülen’in de her hangi bir Tarikattan dersli olduğunu duymadım, bilmiyorum.

Fakat Nurculuk, Fethullah Gülen ile çok büyümüştür, yaygınlaşmıştır. Dünyaya yayıldılar. Ama bu bir ölçü değildir
."


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Dedepaşa Hazretleri ve Bediüzzaman
MesajGönderilme zamanı: 02.10.09, 21:14 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 666
Başka bir zaman ve mekanda aynı nakil kendisine sorulan Gülbey isimli dervişleri de derlemede yer alan nakli değerlendirmiştir. Bu derviş, Dede Paşa Hz.lerine çok yakın olmak ve bizzat hizmetlerini yapmakla tanınmıştır. İşte söyledikleri:

"Evet, kutupluk tacı diyerek sorduğun bu kelamları işittik. Doğrudur. Bu kelamını dinleyip muhafaza eden Nurcular, peki neden Paşam Hazretlerinin diğer başka kelamlarını önemsemiyorlar, dinleyip tutmuyorlar? (1)

Paşam Hazretleri zamanında, Nurcular, bayramlarda seyranlarda 5-10 kişi ziyaretine gelirlerdi. Mecliste bulundukları sırada, Paşam Hazretleri tabii ki onların gönlüne göre söyler, buyurur, onları överdi. Efendim, çünkü bizde tenkid yoktur. Çekişme yoktur. Bir adamın doksan dokuz kusuru olsa, bir tane mahareti, marifeti olsa; o doksan dokuz tanesini ört, gizle; o bir tanesini söyle... Hem de her yerde söyle. Hem de kırk sefer söyle. Bizdeki ölçü, Paşam Hazretlerinin yaptığı budur.

Evet, 'tacı' boşlukta kalmıştır. Ama hangi 'tacı"? Said Nursi merhumun tacı. Boşlukta kalan Peygamber Efendimizin tacı değildir, efendim. (O taca Mürşid-i Kamiller varis olmaya devam ediyorlar. Her zaman, Peygamber Efendimizin varisi bir Kutbu'l Aktab yeryüzünde yaşamaktadır. )

Bakın şimdi,

Adamın biri, afedersiniz bir öküz çalıp Mürşid-i Kamil'in birine götürmüş. Mürşid-i Kamil, bu hayvan çalıntı diye kabul etmiyor, geri çeviriyor. Adamı da gönderiyor. Aynı adam, çaldığı hayvan ile beraber, bu sefer başka bir Mürşid-i Kamil'e varıp ona hediye olarak arz ediyor. O mübarek ise hayvanı kabul edip kestiriyor.

Sonra adam, kabul eden Mürşid-i Kamil'e diyor ki: 'Bu hayvanı filan Veli'ye götürmüştüm, o kabul etmeyip beni göndermişti.' Kabul eden Mürşid-i Kamil, diğer Velinin ismi geçince hürmet edip saygı gösteriyor. Peşinden buyuruyor ki: 'O bahsettiğiniz Veli kimse, öyle bir Zümrüd-i Anka'dır ki her leşe konmaz...'

Aynı adam sonra beriki kabul etmeyen Mürşid-i Kamil'e varıp: 'Sizin kabul etmediğinizi filan Veli kabul edip kestirdi' diyor. Bu mübarek de diğerinin ismi geçince hürmet saygı gösteriyor ve diyor ki: 'O bahsettiğin Veli kimse öyle bir deryadır ki bir damla kir o deryayı kirletmez..'

Abdurrahim Reyhan Efendim Hazretleri buyurdular ki:

"Her Velide az çok müridlerin sayısını çoğaltmak arzusu olur. Dede Paşam Hazretlerinde ise bu arzu yoktu."
(2)

Paşam Hazretleri buyurdular ki:

'Cumhuriyet zamanında, önceden yol kesip insanları soyan eşkıyalar, haydutlar olurdu. Onlarınki İslam'a uymayan bir suçtur, tamam. Suçlular. Kasem olsun, ahirette asıl suçlu olacaklar, asıl cezayı çekecekler ise Allah'a giden yolları kesen eşkıyalardır.'

Yine Paşam Hazretlerinden işitmiştik, yine yemin ile söyledi:

'Allah ve Resulullah Efendimiz, asla 'ben' dememişlerdir. Hep 'biz' demişlerdir." Yani mü'minlerle, velilerle, meleklerle beraber...

Eğer bir kimse (kürsüde bir hoca), Allah namına 'ben böyle, ben şöyle' diye anlatıyorsa Allah'a iftira ediyor.

Bir Hacı Celal vardı. Paşamdan ders aldı. Bir gün, Erzincan'daki Terzi Baba'nın terfiini (manevi derecesini) sordu Paşama... Paşam buyurdu ki: 'Velilerin terfiini Veliler bilir. Terzi Baba, şüphesiz bir Velidir. Biz ise ne bülek terfiini? Benim nefsim hiç bir şey bilmez...'


Dervişin anlattıklarının özeti budur. Bu konuşmamız bittiğinde, ihtiyaç için tam dışarıya çıkacakken döndü, bendenizi yanına çağırdı ve aynen şunları söyledi:

"Biz, 30 sene (kimi) Nurculara dedik ki Süleyman Demirel'e oy vermeyin…. Madem söz dinliyorlarmış, neden yapmayın dediğimizi dinlemeyip Demirel'i desteklediler!"

--------------------

(1) Dede Paşam Hazretlerinin, insan terbiyesinde Mürşid-i Kamilin gereği hususlarında çok kelamları vardır. Mesela buyurmuşlardır: "Bize Allah’ın lutfu mürşid-i kâmildir. Mürşide teslim olan bu lutfa erer. Dervişliğin yani müridliğin en büyük kârı bu ki Allah kapusunda her bir derdinin dermanı mürşid-i kâmile teslim olmuştur. Çünkü mürşid-i kâmil, bizim yaratılışımızın icabı, bize alettir. ” Mesela “Mürşidsiz Müşkil (zor) hallolmaz. Şeyhsiz gidenlerin kimi mülhid oldu kimi dehri. Kimi cebri oldu kimi kaderi…” Mesela: “İnsanın ruhu, Evliyaullahın hizmetine geçip terbiyesine girmedikten sonra kemaline, iktidarına malik olmaz. Ruh, evliyaullahın sohbetini dinlemedikten sonra halinden haberdar olamaz. Ruhun, hakikatına malik olunca; beşeriyet, noksan sıfat, ten mezbeleliği ve anasır zıddiyeti zail olur (temizlenir). Akıl mecazdan külle geçer. Yine kuldur amma, Allah’tan iktidar alan bir kul olur.." Bunun gibi nice kelamları vardır. Özet: Canlı kanlı bir Mürşid-i Kamil, terbiye ve tezkiye için mutlak lazım.

Nursi merhumun talebeleri ve onların takipçileri ise ısrarla Tarikat, Mürşid-i Kamil devrinin kapandığını; kıyamete kadar Mürşide ihtiyaçları kalmadığını; Mürşid-i Kamil yerinde kitap okuyarak bütün manevi mertebeleri, hakikati, marifeti, terbiyeyi elde edeceklerini söyler dururlar. Özet: Canlı kanlı bir Mürşid-i Kamil, terbiye ve tezkiye için mutlak lazım değil. Kitap okumak ve ilim yeter.

Peki neden Paşam Hazretlerinin diğer başka kelamlarını önemsemiyorlar, dinleyip tutmuyorlar?” sorusunda bu inceliğin bulunduğuna dikkat etmenizi istirham ederim.

(2) Abdurrahim Reyhan Efendi, Dede Paşa Hazretlerinin tek irşad Halifesidir. Ondan sonra 25 sene post-i şeriflerinde oturmuşlardır. Vefatları 1998’dir.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 24 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2, 3  Sonraki

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 4 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye