Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 2 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Taşkent'teki Yesevîyye Tarikatı
MesajGönderilme zamanı: 18.01.13, 17:41 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 21.12.08, 12:25
Mesajlar: 641
TAŞKENT'TEKİ YESEVÎYYE TARİKATI MENSUPLARININ MEZARLARI

Dr. Uktam SULTONOV

Özbekistan Fenler Akademisi Birînu Şarkiyyat Enstitüsü,
Öğretim Üyesi


Son zamanlarda, muhtelif araştırmacılar taralından hazırlanan çalışmalar, Yesevîyye araştırmalarında usûl ve konuların çeşitliliğinin gelişip arttığını göstermektedir. Aynı zamanda bu durum, Yesevîyye konusunda ortaya çıkan meseleler üzerinde yeni araştırmalar yapmayı da zorunlu kılmaktadır.

Bu meselelerden biri, Yesevîyye tarikatının 19. yy. sonu, 20. yy. başında toplum içerisindeki yeri, halkın yaşam tarzı ve manevi hayatındaki önemini araştırmaktır. Bu tebliğimizde, mezkûr tarikatın söz konusu devirde Taşkent şehrindeki durumunu anlamaya yönelik araştırmamızda ulaştığımız bazı sonuçları ortaya koymak istemekteyiz.
Bilindiği üzere, Taşkent, Özbekistan'ın başkenti, aynı zamanda İslam uygarlığının eski merkezlerindendir. 2007 senesinde İslam konferensının IRSIKA Hai'atı tarafından Taşkent, İslam kültürünün başkenti olarak ilan edildi. 2009 senesinde ise Taşkent'in
2200 yıl dönemi nişanlandı.

Bilindiği gibi, Taşkent ve çevresi, Yesevîlik tarikatının daha geniş yayıldığı bir mekândır. Buradaki ziyaret yerleri ve mezarlar Hoca Ahmet Yesevi halefleri, evlatları ve onlara bağlı olan şahısların faaliyetlerine dayanır. Bu konuda 15 18. yüzyıllara ait "Reşehat Aynel-Hayat" (Ali es-Safi), "Lemehat min Nefehat el-Kudus" (Muhammed Alim Sıddıki), 'Tezkire-i Tahir İşan'' (Tahir İşan), "Tuhfet'ul-Ensap Aleviye" (Hoca Abdurrahim Hisarı), "Hüccetül-Zakirin" (Muhammed Şerif b. Muhammed Hüseyin Buhari) gibi birçok eserlerde söz konusu tarikat vekillerinin Taşkent civarındaki faaliyeti ve mezarları hakkında Önemli bilgiler
sunulur.
Tabii ki, bu bilgiler Yesevî şeyhlerinin Taşkent'teki faaliyetlerini daha kapsamlı bir şekilde anlamamıza yardımcı olur. Ama 19-20.yüzyıla gelince, Yesevîlik, Taşkent ve Taşkentlilerin kültürü ve manevi hayatında ne gibi önem taşıdı acaba? Nakşibendiye-Müceddidiye öğretisinin Türkistan'da etki göstermeye başladığı bir dönemde milletin Yesevîlik tarikatı vekillerine karşı tutumu nasıldı? Taşkent'teki mezarların incelenmesi bu gibi soruların aydınlığa kavuşmasını sağlar.
İlk önce vurgulanmalıdır ki, bu dönemde Yesevî şeyhlerinin faaliyetine dâir ayrı bir eser mevcut değildir. Fakat 19-20. Yüzyılın ilk yıllarına ait bazı tarihi kaynaklar, seyyahların anıları, özellikle tarihi evraklar ve Türkistan General-Gubernatörlüğü mahkemesine ait arşiv bilgileri bu dönemde Taşkent'te Yesevî tarikatı ve şeyhlerinin faaliyetleri epey canlı olduğunu kanaatini verir.

Aynı dönem müelliflerinden olan N. Mayev, Y. Skayler ve N. Likoşin'lerin topladığı bilgilere göre, Taşkent'te diğer tarikatlarla beraber Cehriye Sultaniye, yani Yesevîlik de itibar kazanmıştır. Nitekim N. Likoşin Taşkent'teki Yesevî işanlarının gelir kaynakları ve hayat şartlan konusunda önemli bilgi aktarmıştır1. N. Mayev'in anlattıklarına göre, Yesevî tarikatı vekilleri, haftada üç defa zikir ederlermiş. Yani, Pazartesi günü Hoca Ubeydullah Ahrar'ın Taşkent'in Kökçe semtindeki mescidinde, Perşembe günü Kaşgar Mahallesindeki Sahiphoca mescidinde, Pazar ve Pazartesi günleri de Arpa-paya Mahallesindeki İşanhoca mescidinde toplanırlardı2. Taşkentli tarihçi Muhammet Salih Hoca da onların Hoca Übeydullah Ah-
rar mescidinde zikir ettiklerini anlatır5.
Yesevîlik tarikatı vekillerinin şehirdeki faaliyetleri ve adamlar arasında katettikleri mevki, Taşkent şehri ve civarındaki onlara ait mezarların ziyaret yerine dönüşmesini sağlamıştır.

Orta Asya topraklarında Yesevî sufilerine ait mezarlar en çok Semerkant, Buhara, Taşkent
civarları ve Güney Kazakistan'da bulunduğunu belirtmek lazım. Bunların arasında Taşkent'te bulunan mezarlar Yesevîşinaslık açısından en az öğrenilmiş, ama çok önemli bir noktayı oluşturmuştur.

Yukarıda adı anılan kaynakların incelenmesi ve Taşkent'in eski şehir kısmına yaptığımız özel yolculuk sonucunda Taşkent ve civarında 19.-20. yüzyıla ait l00’e yakın mezarın bulunduğu saptandı4. Bu mezarların önemli bir kısmının Yesevî şeyh ve sufilerine ait olduğu dikkat çekicidir.
Taşkent şehrinde de Yesevî vekillerine ait mezarların adlarına "ata" ve "azizan" (azizler)kelimelerinin eklenmesi ayrıcalık taşır. Fakat bunların hepsi de kesin delillerle kanıtlanmış durumda değildir ve detaylı araştırmaların yapılmasını gerektirir. Buna rağmen, söz konusu mezarları üç başlık alanda toplayabiliriz:

Tarihi şahıslara ait mezarlar: Zengi Ata, Sultan Şeyh Azizler, Azizlerhan İşan (Mirkurban Şeyh Azizan, Hadıhan Azizler...)

Şahsı belli olmayan ve lakaplarla anılan mezarlar: Kâh Ata - Seyyid Kemalettin Şâmi, Sûrî Şeyh Azizler, Tursun Şeyh Azizler, Gâyip Ata - Hüseyin Şeyh, Türkçü Ata, Tunkatar Ata, Yığlak Ata, Himmetlik Azizler, Tular Şeyh Azizler, Hâfız Kuylûkî-Kuyluk Ata ...

Sembolik mezarlar: Ebducelil Bab, İbrahim Ata, Seyyid Ata, Süzük Ata ...

Taşkent mezarları adına takılan "Ata" kelimesi her zaman da mezarların Yesevî tarikati
vekillerine ait olduğunun anlamını vermez. Hatta bu bazı karışıklıklara bile neden olabilir. Nitekim 19-20. yüzyılın ilk yıllarında Taşkentliler şehirde bulunan hemen bütün mezarlar için "Ata" kelimesini kullanmışlardır. Fakat Sultan Şeyh Azizler, Kurban Şeyh
Azizler, Hadıhan Azizler, Sûfîşeyh Azizler, Tular Şeyh Azizler, Himmetlik Azizler gibi mezar sahiplerinin gerçekten Yesevî vekilleri olduğu kesindir. Çünkü "Tarih-i cedîde-i
Taşkent" eserinde onların Yesevîlik halefleri veya tarikat salikleri oldukları vurgulanmıştır5. Eserden okuyoruz:

"... [Taşkent'in] Şeyh Havend Tahur semti Türk mahallesinde Seyhan Tahur kartalının yukarısında, Tunkatar Ata türbesi vardır. Tunkatar Ata, Hoca Ahmet Yesevî'nin müridlerinden olup, kerametleriyle tanınan zattır. Aldığımız bilgilere göre ömrünün
son yılları şu kanal yakasında geçmiştir''6.

Yine okuyoruz: " ... [Taşkent'in] Çağatay kapısı yakınında Türkçü Ata adıyla ün yapmış olan bu şahıs âlim ve bilge zat olup, Yesevîyye sâliklerindendir. Türkçü Ata, Arapça ders vermiştir. Öğrencileriyle Türkçe sohbetlerde bulunduğu nedeniyle bu adı almıştır."7

Taşkent'teki Yesevî ziyaret yerlerinde de diğer ziyaret yerleri gibi uzun süre sonucunda belli kural ve ananeler geliştirilmiştir. Ezcümle, Yığlak Ata mezarının ziyaret kuralları konusunda Muhammet Salihhoca şöyle yazar: "... Ziyaret etmeden önce samimiyetle itikat edilir, sonra came çıkarılır ve içeri girilir. Kıble tarafındaki navenin altında yalın ayak halde durulur. Kim içten bir itikat ve istekle gelmiş ise naveden ağlamaya benzeyen bir sesle su gelerek başına akar.
Gusülden sonra su kendiliğinden durur. İhlası olmayan kişilerin başına bir damla
bile su akmaz".8

Kaynaklara göre, Özellikle Muhammed Alim Şeyh el-Sıddikiynin 1624 yılında tasnif edilen "Lemehat min nefehat el-kudus" eserinde bildirildiğine göre, Yesevî tarikatinin seleflerinden olan Sadr Ata'nın mezarı Taşkent/ten 2 fersah uzaklıktaki Orta Saray'da, Bedir Ata'nın mezarı da Taşkent'ten 4 fersah uzaklıktaki Köhek'te bulunmaktadır.9 1737 yılında tasnif edilmiş "Tuhfet'ûl-ensab el-Alaviye" eseri müellifi Hoca Abdurrahim Hisari, Sadr Ata mezarının Köhek'te olduğunu, 1697 yılında yazılan "Hüccet'uz-Zakirin" eseri müellifi Muhammed Şerif b. Muhammed'in ise, bu mezarın Taşkent'ten 2 fersah uzaktaki Evser(?) de
bulunduğunu söyler.10
Tabii ki 13.-18. yüzyıllarda böyle ziyaret yerlerinin gittikçe arttığı kesindir. Yalnız günümüzde bu mezarların hepsi de korunmuş değildir. Korunmuş olan bazı mezarlar üzerinde duralım.

ZENGİ ATA
Zengi Ata'nın mezarı araştırmacılara ve tasavvuf muhiplerine malumdur. Taşkent'teki Zengi Ata semti, Yesevî haleflerinden olan Zengi Ata (Ö.1258)'nın adıyla bağlıdır. Sonradan bu daha Beşağaç diye adlandırıldı.
Zengi Ata'nın doğduğu mahalle onun adını almıştır." 19. yüzyılda Zengi Ata mezarını
her sene kavun piştiği dönemde üç gün ziyaret etmek adet olmuştur. Bu ziyaretlere bizzat tanık olan N. Mayev, Y. Kazbekov ve Y. Skaylerler'in sundukları bilgilere göre, bu dönemde çok heyecanlı bayram ve fuarda düzenlenirmiş.12
Zengi Ata ve Anber Bibi mezarları da en çok ziyaret edilen kutsi mekâna dönüşmüştür.

İBRAHİM ATA
İbrahim Ata türbesi Sabir Rahimov semtinde bulunmakta olup 15.-17. yüzyıla aittir.
Türbe Ahmet Yesevî'nin babasının sembolik mezarı üzerine yapılmıştır.13 Eyvan ve kubbeli tek odadan ibarettir, İbrahim Ata'nın gerçek mezarı Güney Kazakistan'daki Sayram'da olmasına rağmen, insanlar bu makam türbeye ayrıca saygı göstermişlerdir.14 Tarihte türbe çilehanesinde öğrenci ilimle meşgul olmuşlar. Bu çilehane günümüzde de korunmaktadır.

KAH ATA
Muhammed Salih Hoca'nın yazdığına göre; şehrin Tahtapul kapısı yakınında yerleşmiş
olup, 19.yüzyıla ait olan Kah Ata mezarı, Yesevî vekillerinden birine mensubtur.15

Tarihçi A. Nasirov'un "Taşkent şeyhleri" başlığıyla topladığı bilgilere göre Kah Ata'nın
asıl adı Şeyh Kemalettin Sami'dir.16 Muhammed Salih Hoca, insanların isteklerine kavuşabilmek için Kah Ata'nın mezarı başında çilehanede oturduklarını kaydeder. Şehrin Sebzar kısmında Kah Ata veya Kah Ata-i Büzürg Mahallesi olmuştur. Günümüzde Kah Ata'nın 18.yüzyıla ait türbesi yeniden imar edildi.

SÜZÜK ATA
Türbe Şeyh Havend Tahur semtinde yerleşmiştir. Sembolik mezarlar arasında Süzük Ata'yla ilgili bilgilere çok rastlanmaktadır. Süzük Ata Hakim Ata'nın evlatlarındandır. A. Nasirov'un sunduğu bilgilere göre Süzük Ata, İsmail Ata'nın küçük oğludur. "Hüccet el-Zâkirîn" eserinde bu zat Süzük Ata veya Süksük Ata şeklinde anılır. Asıl ismi ise Mustafa Kulu'dur. Sayram'da doğmuştur. Neden böyle ad verildiği konusunda "Büzürgani Sayram" eserinde onun kaşlarının kalın ve gözlerinin ela olduğunu ve Ahmet Yesevî ona "Süzüğüm geldi, gel yavrum" dediğini bilgi olarak getirir. Başka bir kaynakta getirildiğine göre, Mustafa Kulu 1140-1217 yıllarında yaşamış olup, Ahmet
Yesevî'nin Gevheri Huştaç adlı kızının küçük çocuğudur. Mevcut şecere bilgilerinde, Gevher Huştaç'ın Süleyman Veli'yle evlendiğini fakat onların çocuklarının olmadığını
görürüz.17 Süzük Ata büyüyünce Taşkent'in Beşağaç semtindeki Çukurköprü, Mirler
ve Çakar mahalleleri arasına gelip yerleşir. Süzük Ata el sanatı ustalarından biri olup,
sonradan onun yaşadığı mahalle Süzük adını almıştır.18

SEYYİD ATA
Taşkent'in Sabır Rahimov semtinde bulunmaktadır. Seyyid Ata'nın asıl adı Seyyid Ahmet b. Seyyid Ebu Bekir (vefatı 1291 veya 1310) olup, Zengi Ata'nın ikinci halefidir. Seyyid Atanın mezkur sembolik türbesi 18. yüzyıla ait bir mezarlıktadır19. Seyyid Ata'nın asıl mezarı Harizm'dedir.

AZİZLARHAN İŞAN
Azizlarhan İşan'm mezarı Şeyhantahur semtinde, Azizlarhan mescidi avlusundadır. Halk arasında Azlarhan İşan mescidi ve mezarı denilir. Mescit, uzmanlar tarafından
birkaç defa incelenmesine rağmen onun ne zaman yapıldığı ve kimin yaptırdığı konusunda kesin bilgi yoktur. Sadece 18. yüzyılın ilk yıllarına ait olduğu tahmin edilir.
Halk arasında dolaşan rivayete göre mescidi yaptıran Mirkurban Şeyh Azizan birkaç göbekle Süzük Ata'ya bağlanır. Rivayete göre, Mirkurban Şeyh Arabistan ülkesinden bir kaç meslektaşıyla Orta Asya'ya din teşviki için gelir. Mescit avlusundaki çınar mescit
yapıldığı zaman dikilmiş olup 300 yaşındadır. Mirkurban Şeyh bir işanın (soylu hoca) kızıyla evlenir, çoluk-çocuk sahibi olur ve ömrünün son yıllarında Arabistan'a döner.
Araştırmalar sonucu Mirkurban Azizan'ın tarihi bir şahıs olduğu, 18. yüzyılın 2. yarısı, 19. yüzyılın birinci yarısında Taşkent'te yaşadığı saptandı.20 Halk, mescidin Azizlarhan işana ait olduğunu söylese de onun, Mirkurban Azizana mı veya onun Azizlarhan lakabıyla tanınan oğlu Hadihan Azizlere mi veya torunu Zeyniddin İşan'a mı ait olduğu belli değildir.

SULTAN ŞEYH AZİZLER
Şeyhantahur semtinin Rabat mahallesinde Sultan Şeyh Azizlerin mezarı korunmuş olup, tamir işlerinden sonra küçücük bir türbe yapılmıştır. Türbenin etrafında eski
mezarlığa ait kabirler vardır. Birkaç sene önce bulunan mescit vakıfnamesinde bu zatın Sultan Hoca olduğu ve 18. yüzyılın son yılları ile 19. yüzyılın ortalarında yaşadığı anlaşıldı. Mezkur vakıfname 1874 yılma ait olup, Sultan Şeyh'in oğlu Muhammet Hoca tarafından yazılmıştır.

GAYIP ATA
Taşkent'in kuzey batısındaki Sabır Rahimov semtinin Karasaray sokağındadır. Mezar 1880'li yıllardan beri mevcuttur. Rivayete göre, Gayip Ata adı Yesevî şeyhi Hüseyin Şeyh adı ve faaliyeti ile bağlıdır.21

KOYLUK ATA
Taşkent'in Mirabat semtinde olup, 19. yüzyıla aittir. Koyluk Ata lakabiyle meşhur olan Yesevî şeyhi Hafız Koyluki 15-16. Asırlarda yaşamıştır.22

Yukarıda geçen fikir ve bilgiler ışığında şöyle bir özet yapabiliriz.
19. yüzyıl başlarında Taşkent ve civarında Ata nisbesiyle 20 küsur, Azizan ve Azizler nisbesiyle 10'a yakın mezar vardı. Mezarların büyük kısmı korunmamış ise de yapılacak araştırmalar bu konuyu aydınlatacaktır.
Bu araştırmalar Taşkent şehrinde Yesevî tarikati ve vekillerinin faaliyetinin öğrenilmesine de katkı sağlayacaktır.
Taşkent ve civarındaki Yesevî şeyhleri faaliyetiyle ilgili mezarlar 18-19.yüzyıllara gelince ortaya çıkmış değildir. Böyle ziyaret yerlerinin teşekkül süreci 12.-19. yüzyılları
kapsayan uzun bir dönemi içerir. Zengi Ata, Anber Bibi, Yığlak Ata gibi yerlerde belli ziyaret kural ve adetleri geliştirilmiştir.
Yesevî şeyhlerine ait mezarlar diğer ziyaret yerleri gibi milletin manevi ve günlük hayat
tarzına işlemiştir. Bu da insanların mezarları ziyaret etmesi, onlara saygı göstermeleri
ve vakıflar ayırmaları gibi amellerinde açıkça görülür.

Taşkent'te İbrahim Ata, Seyyid Ata, Süzük Ata gibi Yesevî şeyhlerinin sembolik mezarlarının ortaya çıkması tesadüf değildir. Bunlar halkın istek ve inancını ifade eder.
Bu durum bir bakıma Taşkent'le Türkistan, Sayram gibi birçok yerlerin toplumsal, kültürel ve manevi ilişkilerinin devam etmesiyle de izah edilebilir.

--------------------------------------------------------

1. Likoşin N. Taşkent işanlari. Taşkent, 1996.
2. MaeB H.A. A3naTCKiııî TauiKeHT/MaTepHa/ibi aax CTaTHCTHKH TypKecrancKoro Kpaa. Dun. IV. - Cnö.( 1876. C.283-284; Schuyler E. Turkestan. Notes of a Journey in Russian Turkestan,
Khokand, Bukhara and Kuldja. In two volumes. New York, 1876. Vol.I. P.157; Likoşin N.
Taşkent işanlari. S.19.
3. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. Özbekistan Fenler Akademisi, Binini
Şarkiyyat Enstitüsü kolyazmasi, N2İ1073. S.274
4. Taşkent mezarlari hakinda bakiniz: Sultonov U. Muharnmad Salih Khoja va uning "Tarikh-i
jadida-i Toshkand" aşari. Taşkent, 2009. S.172-200.
5. Sultonov U. "Tarikh-i jadida-i Toshkand" asanda Yasaviya tariqati namoyandalari mozorlari
zikri // imam al-Bakhari saboqlari. Taşkent, 2005. NS1. - S.75-77.
6. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. S.209b.
7. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. S.261a.
8. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. S.279a.
9. Muhammad Olim Şeyh al-Siddikiy. Lemehat min nefehat el-kudus. Özbekistan Fenler
Akademisi, Biruni Şarkiyyat Enstitüsü kolyazmasi, N°495. S.59", 61*, 62''.
10. Hoca Abdurrahim Hisari. Tuhfet ul-ensab al-Alaviye. Özbekistan Feriler Akademisi,
Biruni Şarkiyyat Enstitüsü kolyazmasi, N2İ459. S.285'; Muhammed Şerif b. Muhammed
Huscyn Buhariy. Huccetuz-zakirin. Özbekistan Fenler Akademisi, Biruni Şarkiyyat Enstitüsü
kolyazmasi, »3707. S.83a.
11. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. s.280*.
Zengi Ata mezerini Hoca Abdurrahim Hisari de tevsif edmiş. Bakiniz: Tuhfet ul-ensab al-
Alaviye. Nq1459. S.28R
12. Maev N.A. "Asyalı Taşkent". 266 sayfa; Schuyler E. Turkestan. Vol.I. P.138; Kazbekov Y.
"Zangi ata da bayram" // Turkestanskiye Vedomosti. 1915. No: 34.
13. Bulatova V., Mankovskaya L. "Taşkent'in XIV-XI yüzyılların mimari anıtları". Taşkent, 1983.
126 sayfa; 'Taşkent. Ansiklopedi". Taşkent, 2009, 244 sayfa.
14. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. S.266b.
15. Muhammet Salih Hoca. Tarih-i cedide-i Taşkent. S.261b.
16. Nosirov A. Toshkent mashoyikhlari. Özbekistan Fenler Akademisi, Biruni Şarkiyyat
Enstitüsü kolyazmasi, Nel3416. S.126.
17. Orta Asya'da İslamlaşma ve Kutsal Soylar Anlatı ve Soy geleneklerde İshak Baba mirası.
2. Cilt. XIX-XXI yüzyıllarda Seçere Belgeleri ve Kutsal Soylar İshak Baba Soy destanlarla ilgili
Nasab-Nama ve hocalar grupları. Yazarlar, Kus diline çeviri, yorumlar, ek'Ier ve işaretlemeler:
A. Muminov, Z. [andarbekov, D. Rahİmcanıv, Ş.Ziyadov. Almatı- Böm-Taskcnt-Blumington,
2008.114 sayfa..
18. Sultonov U. Muhammad Salih Khoia va uning "Tarikh-i jadida-İ Toshkand" aşari. S.191.
19. Toshkent. Eıısiklopediyasi. T., 2009. S.768.
20. Sultonov U. The Azizlarkhan ishan Mosque // Echo of History. Tashkenl, 2009. N?2. P.28-29.
21. Toshkent. Ünsiklopediyasi. T., 2009. S.750.
22. Toshkent. Ensiklopediyasi. T-, 2009. S.744.

_________________
"Bismillah dep beyan eyley hikmet aytıp
Taliblerge dürr ü gevher saçdım mena..."


Hazret-i Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî [ Qaddesallahu Teala Sırrahul-Azîz ]


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Taşkent'teki Yesevîyye Tarikatı
MesajGönderilme zamanı: 08.02.13, 16:22 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.03.09, 09:49
Mesajlar: 311
güncel


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 2 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye