Sufiforum.com

s.a.

değerli forum müdavimleri...

kafama takılan bir mevzu var...

internette sörf yaparken bir siteye rastladım...kuantum düşünceyle alakalı...bir sürü allı pullu cümlelerden sonra işi eğitime dolayısıyla bu "gevezelikten" rant sağlamaya getiriyorlar...

kuantum düşünceyle hastalıklardan kurtulabilirsin...

kuantum düşünceyle fakirlikten kurtulup varlıklı biri olabilirsin...

kuantum düşünceyle ferdi akıldan ve bilgiden külli akıl ve bilgiye ulaşabilirsin...vs...vs...

kısaca Rabb gibi "kun" dersin hatta demezsin sadece düşünürsün ve düşündüğün oluverir...

yeni bir "tanrıcılık" fikri,düşüncesi ve mezhebi ülkemizde ve dünyada yayılmaktadır...

Secret kitabını hatırlayanlar, Matrix filminin felsefi alt yapısından az çok haberdar olanlar ve şu sıralar sanal alemde çok popüler olan "GELENLER" dizisini takip etmiş olanlar,küresel bir "akıl kontrolü" nün değişik bir versiyonuyla karşı karşıya olduklarını düşünebilirler...

işin ilginç yanı bu Kuantum düşünce eğitiminde şöyle bir dersleri de var :

Allah'ın 99 isminin insanda aktive edilmesi demek olan Esma-ül Hüsna çalışması alarak bu konuda bir süreç başlatmış olacaksınız. Tüm bu çalışma sırasında niyet ve dilekleriniz için neler yapabileceğiniz, kısır döngülerinizden, engelleyici inançlarınızdan nasıl arınacağınız, ruhsal ve yaşam kalitenizi nasıl artıracağınız ve daha pek çok konuda Esma-ül Hüsna'lar la yapacağınız iş birliği hakkında sürekli olarak Işık Elçi ile iletişim halinde olacaksınız.

ÖNEMLİ NOT: ESMA-ÜL HÜSNA ÇALIŞMASI TÜRKİYE DE SADECE IŞIK ELÇİ TARAFINDAN YÜRÜTÜLMEKTEDİR.

http://www.kuantumdusunce.com/Training2 ... ID=1&AID=7

http://www.kuantumdusunce.com/Trainings.aspx

................

nota dikkat edermisiniz...hırsızlara bakın ya...bir de tek olmadan bahsediyorlar...

demem o ki ; bu tür mevzular "tasavvufun" ve dolayısıyla "tarikatların" alanına girerken , bu tür kirli ve Hak ile Batılın iç içe geçirilip karma yapıldığı akımlara karşı "pratik ve akademik" düzeyde bu iblislere karşı mücadele edilmeli değil midir?

Tasavvuf, yaşam mücadelesi veren insanların "hayat koçluğu" şeklinde yeni bir dil ve pratik ile çağdaş insanlara anlatılmalı mıdır ?

en azından spiritüel yani ruhsal alanda söz söyleme cesareti gösterenlerle, gerçek ruh bilimci olan mutasavvıfların cihat etmesi gerekmez mi?


siz ne dersiniz?

aleyküm Selam aziz ebu Hanif kardeşim..

fakir der ki: bu gibi şeylere ancak yerli mösyöler ve matmazeller prim (para ve nefes)verir.. konu tamamıyla bir zırvadır.. bilhassa kara-cahil sosyetik çevreler için tasarlanmış; budist felsefe mahsulü; alternatif tasavvuf (düşünce) terapisi manyaklığı.. işte sapık tasavvuf düşüncesi; zındık tarikat revişi bu nevi şeylerdir.. içinde din ve iman namına koku yoktur ama sana reyhan-ı cinan (cennetlerin saadet kokularını) vaad ederler..

şimdi, şu saçmalığın mümessillerine sormak lazım: siz bunu etmekle mutlu mu oldunuz peki?

.. orda bir ifade var diyor ki: "kişi (bu teknikle) kendi hayatının efendisi olur(!)" bu ne demektir?.. nefsin kulu kölesi olmaktır..

Hakk teala soruyor: "eferaeyte men-ittehaze ilâhehu hevâhu.. nefsinin hevasını ilah edineni gördün mü?!.."

buradan o hevâilere sesleniyorum: ey hevâiler!.. Hüdâiliğe yakın gelin, yoksa (er veya geç) Allah cezanızı verecek!.. malum olsun ki beşer elinin mahsulü hiç bir düşünce/zikir sistemi insana huzur temin etmezdir.. inşirah ve intibah ma'nası ancak yüce Allah'ın zikri ile Gerçek olur.. Zikrullah dahi Şeriat ve Sünnete mütemessik bulunan kimseler için netice (semere) veresidir.. aşkına kurban olunası O Mevla'm şöyle dedi: "elâ bi-Zikrillahi tedme'ınnul-Kulûb.. agah olun (ey kullar!) Kalbler ancak Allah'ın zikri ile mutmain olur.." burada ki zikre umum vech ile bütün Şeriat (-ı Muhammediyye) dahildir..

hüküm şudur: umum ve azami itibarla Şeriata (emr u nehya) müdavim olanlar husus ve özel planda Zikr (tevhid tesbih tehlil) eylese Vallahulazim (bir gün ola) sadırları şerh olur; sonra da şerha şerha (aşk ile lime lime).. [eş-şartu: eger daim ve müstakim olunursa]..

işte ol vakit aklın (endişe-i meâşiyenin) Muhammed Mustafa (Aleyhissalatuvesselam) huzurunda kurban edildiği vakittir.. en-netice eblehân (yani) abdal-ı Mevla olmaktır.. nitekim Hadisi-i şerif'de gelir: "Cennet (ebedi saadet) ehlinin ekserisi ebleh ve safdil kimselerdir".. Mevlana-i rumi efendimiz (ks.) söz konusu eblehliğin şerhinde buyururlar: "bu aptallık elaleme rezil ve maskara olanın aptallığı değil Allah ve Resul aşkının ve hayranlığın neticesi olan aptallıktır.."

sözün sonu: huzur, huzur-meAllah ile Gerçek olur.. Allah-sız (Kur'an-sız Şeriat-sız Sünnet-siz) huzur vaadi alem-i şeytanetten ilkaattır..

esselamu ala menittebeal hüda..

Bitli baklanın da kör alıcısı olur.Ne deyelim.Her birşeyin alıcısı var bu dünyada.Necaset bize göre iğrençtir ama sineğe ziyafet.

Bak hele hele....

Celâli kılıçlara vurun bakalım kendinizi...

"Gör başına neler gelir"...


***

Bu gibi "ahir zaman modaları" ile bir halt olmaz hiç kimse.... Ağır riyazete müptela edilenlerde görülen istidraci ahval dahi muhaldir...