Efendim, farkındayız ki nakilleri çok uzattık. Ayrı ayrı mesajlar halinde yazmamızın sebebi takibi kolaylaştırmaktır.
Fakat, hak ve hakikat aşıkları için bir solukta okunacak nakiller olduğuna inanıyorum. Tamamını okumak en fazla 20-25 dakikamızı alacaktır. Allahu alem.
Nakillerimiz özellikle günümüz alim, fazıl, veli Zatlarına aittir. Hepsi mübarek insanlar. Sayılamayacak kadar çok Müslümanın elinden tutmuş; insanları ilim, irfan, takva yoluna iletmiş; her hallerinden Allah'ın sevgili ve nazlı kulları oldukları aşikar Zat-ı Muhteremlerdir. Şüphesiz ve itirazsız. Allah Teala biliyor ki en kalabalık cemaatleri dahi üçe beşe katlayacak kadar çok Müslüman bu Zatların azizliğine, manevi derecelerinin büyüklüğüne en yakından ŞAHİD olmuşlardır.
Ve hatta bunlar gibi yüzlerce nakiller daha yapabilecek durumdayız. Bahsetmediğimiz, ismini anmadığımız nice mahbub mübarek Zat-ı Muhterem ve onların kibar kelamları daha vardır. Biz ise başlığı zorlamadan burada bitirmek istiyoruz.
Bu kadar alıntıyı niye yaptık: Kısaca: Bu kadar aziz ve mübarek insan bir husus üzerinde ittifak etmiştir: Mürşid-i Kamil gereklidir, Tarikatsız olmaz.
Yani, Risale, iddialarında Veliler Topluluğuna (cumhura) muhalefet halindedir. Cumhura muhalefetin anlamını ve sonunu da ancak ilim sahipleri takdir ederler.
Bu türden alıntıları, nurcu forumlarda yazdığımızda hakaret ettiler. Sizin mübarek dediğiniz insanlar, en küçük bir nurcunun ayağına su dökemez diyenleri oldu. Ve naklinde bulunduğumuz Zat-ı Şerifleri, hakikatı bilmemekle ve körlükle itham ettiler! Neymiş efendim, ortalıkta Mürşid-i Kamil diye gezenlerin 100 katıda ortaya çıksa Mehdi-i Azam olan Said Nursi'yi, Risaleyi ve yolunu tanıyamaz, bilemezmişler! Haşa ve kella. Haşa ve kella. Haşa ve kella.
İtimad ediniz, bu tavra bizzat şahid olmuşumdur.
İnşallah, bu forumdaki "nur" damarlı kardeşlerim de aynı "boş" ve "tehlikeli" düşüncelere kendi dünyalarında geçit vererek, sebeb olma yönünde biz zor durumda bırakmazlar.
Efendim, bu nakillerden sonra şimdi; bizim, başka gardaşlarımızın, Tuti ağabeyimin sözleri daha iyi anlaşılacaktır, inşallahu teala. Tuti ağabeyim ne demiş idi:
"Risale, İmam Rabbani Hz.lerinin tecdidi üzere olsa imam Rabbani hz.nin her hususta doğrulayıcı ve tasdik edicisi olurdu, yani dediğini derdi demediğini demezdi... Said Nursi Hz.leri eğer fazilet, ilim ve rütbe itibariyle daha yüksek olan Büyükler ile aynı gölgede olsaydı onlarla birliğe erişirdi. Yani her hangi bir eylem veya söyleminde îmâen dahi olsa büyüklerin hal ve tavırları ile usülleri ve yapageldiklerine karşı bir itiraz veya farklılık kokusu bulunmazdı...
Mesela, bütün şeyhler hazeratı tarikat ve mürşid edinmeyi nasihat veriyor; şu gök kubbede asırlardır bu hutbe yankılanıyor öyle mi öyle.. Şimdi, sen buna aykırı bir ses/davet duydun mu; haa dur orda!.. "
Hepimize tercüman olan ve bütün nakillerin maksadına ve manasına işaret eden bu sözler, bu kadar alıntımızın da hitam hitabı olsun.
Biz söyledik, naklettik; kalbler Allah Teala'nın kudretindedir.
|