Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 46 mesaj ]  Sayfaya git Önceki  1, 2, 3, 4, 5  Sonraki
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 30.01.10, 12:16 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 657
Efendim, Mehdilikle kafayı bu kadar bozmuş Müslümanlar arasında başka bir "fırka" (cemaat) daha var mıdır bilmiyorum? Yedisinden yetmişine... Hemen tamamı. Az bir kısmı, Nursi merhum Mehdi As değildi diyorlar, ama onlar da 1. Mehdi Nursi'ydi, Mehdinin en önemli, en kıymetli, ve en büyük görevini yerine getirdi; 2. asıl Mehdi gelince Nursi'ye tabi olacak, Risalesini metodunu izleyecek vs. diyorlar. Yani iki türlü olarak, TAMAMI Mehdilik bataklığına gömülmüşlerdir.

Şöyle ifade ediyorlar, her talebenin hocasını Mehdi As. bilmesinde sakınca yoktur, sevaptır, doğaldır, olabilir, kimse karışamaz, ila ahir.

Halbuki İmam Rabbani Hz.leri, kendi zamanında, üzerinde Mehdi As'ın alametleri olmayan bir şahsa Mehdidir diye inanan bir cemaati, "DELALETE DÜŞMEK" ile nitelendirmiş, delalete düşen bu cemaati "73 fırka" Hadis-i Şerifi kapsamında ifade etmiştir..

Dün önemli bir mülakat gündeme düştü: Şeyh Said Palevi'nin torunu Şeyh Muhammed Said Fırat, amcalarından (yani Şeyh Said'in oğullarından) naklen, amcalarının Said Nursi merhumla vefatına çok yakın görüştüklerini bildirdi. O görüşmede Said Nursi merhum, ŞEYH SAİD PALEVİ'NİN OĞULLARINA (Şeyh Selahattin ve Şeyh Ali Rıza Efendiye), "1950'DEN BERİ hafızama güvenemiyorum, o tarihten sonra talebelerim benim adıma, benden habersiz fikirler yazıp yaydılar, onların iddia ettiği davalardan uzağım, söylediklerinin benimle alakası yok" diyor.. Zaten matbaa ile basılan Risalelerin Eski Said dönemindeki 3-5 tanesi hariç TAMAMI 1950'den sonra BASILMIŞTIR.

Bu bomba bilgi, Risaledeki aykırı fikirlerin, farklı kokuların, tartışmalı metin ve kasidelerin, bir öyle bir böyle şeklinde tenakuzların, alıntı hatalarının, aşırı ötesi aşırı övmelerin, kendini Kur'an ile kıyaslamaların ve ispatlamaların, ve tabi Mehdilik anlamına gelecek bilimum lastik ifadelerin neden mevcut olduğunun bir izahı olabilir.

Bilmiyorum, bu önemli mülakatın kaç kişi farkına varabildi?


Alıntı:
Şeyh Said Palevi'nin torunu Şeyh Muhammed Said Fırat:

Said Nursi1950 yılına kadar şuurum yerinde ben düşüncelerimi kaleme almışım, fikrime güvenirdim. 1950 yılından sonra benden habersiz talebelerim bazı hususları söylemiştir. Ben bu davada yokum. Eğer isterseniz tayin edeceğim bir vekil bu hususları çok güzel anlatır“ demiştir. Çünkü amcam kendilerine demiş ki bazı hususlarınız aykırıdır, bunu sizin adınıza kabul edemem” o da bunun üzerine, “Altı talebem var. Bunlardan birisini vekil seçmem için kuvvetim yerinde değil. Kolhisara geleceğim hangisini beğenirseniz ben onu vekil tayin edeceğim” dedi. Ne yazık ki bu olmadı kendisi Urfa’ya geliyor orada vefat ediyor. Amcam Şeyh Ali Rıza Efendi de Sivas Kampı’na ailemizden 11 kişi ile sürgün edildi.

***

Peki, tekrar Şeyh Said ve Said Nursi arasındaki mektuba dönersek...

Said Nursi amcama devamla şunları söylediBen Van’da iken Şeyh Said’in mektubu bana ulaştı. Beni de bu hizmete davet etti. Ben de mektubuna cevaben dedim ki bana görev ver ki ben de bu hizmete buradan katılayım. Mektubun ulaşıp ulaşmadığını bilmiyorum. Sonra Şeyh Said tutuklandı. Benim mektubumdan dolayı beni de götürürler dedim ama beni götürmediler. Bunun üzerine ağladım sızladım. Sonra istedim ki Şeyh Said oğullarını göreyim. Bugün bana nasip oldu beni kardeş kabul etsinler. Ben bu manevi üzüntüden kurtulayım. Beni manevi evlat kabul etsinler. Ben de manevi evlat olarak huzura çıkayım. Kolhisar’a gelip kalacağım. Altı talebem içinde hangisi uygun görülürse onu vekil tayin edeceğim."

Şeyh Ali Rıza Efendi 1959 yılında Ankara’da ameliyat oldu. Bir gün Abdülmelik Fırat’ın evinin kapısı çalıyor sabah namazında, çünkü bizimkiler ona misafir. Gelen kişi diyor ki “Üstad ben çok yaşlıyım ve hastayım gelemem Şeyh Said’in oğulları otele gelsin görüşelim” diyor. Bunun üzerine bizimkiler gidince talebeler bekletiyor ve iletmiyor. Bunun üzerine Şeyh Ali Rıza Efendi “Ben hastayım bekleyemem, neden haber vermiyorsunuz. Kendisi beni çağırmış” diyince Said Nursi kapıyı açıyor ve bizimkilerle görüşüyor. Şeyh Selahattin ve Şeyh Ali Rıza Efendi ikisi de görüşüyor Said Nursi ile. Ancak bu görüşmeyi Nurcular yazmadı.

http://www.haber5.com/said-firat-said-n ... i-52477.aw


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 30.01.10, 13:00 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 657
Muhterem hocam, sizin söylediğiniz anlamda bütün mürşidler zaten birer Mehdi'dir. Öyle değil mi? Hatta bütün Ehli Sünnet alimler hepsi birer Mehdidir.

Ama dikkat ederseniz, Nurcuların kastettiği o anlamda değil ki neyi kastettiklerini siz de yazmışsınız. Hadis-i Şeriflerde bildirilen İsa As. ile buluşacak olan Mehdi As'ı kasten Nursi merhuma itikadları vardır.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 30.01.10, 14:16 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 22:59
Mesajlar: 657
Ruhan yazdı:

Dün önemli bir mülakat gündeme düştü: Şeyh Said Palevi'nin torunu Şeyh Muhammed Said Fırat, amcalarından (yani Şeyh Said'in oğullarından) naklen, amcalarının Said Nursi merhumla vefatına çok yakın görüştüklerini bildirdi. O görüşmede Said Nursi merhum, ŞEYH SAİD PALEVİ'NİN OĞULLARINA (Şeyh Selahattin ve Şeyh Ali Rıza Efendiye), "1950'DEN BERİ hafızama güvenemiyorum, o tarihten sonra talebelerim benim adıma, benden habersiz fikirler yazıp yaydılar, onların iddia ettiği davalardan uzağım, söylediklerinin benimle alakası yok" diyor.. Zaten matbaa ile basılan Risalelerin Eski Said dönemindeki 3-5 tanesi hariç TAMAMI 1950'den sonra BASILMIŞTIR.



Sadık Dursun (M. Sıddık Şeyhanzade), Mizgin Dergisine verdiği mülakatında arada şunu da söylemişti:

"Basılan eserler, Said Nursi'nin tashihinden (kontrolünden ve düzeltmelerinden) geçti diyorlar. Öyle değil. Üstad demişti ki: 'Latince olan harfleri tanımıyorum, bilmiyorum' Harfleri tanımayacak ama, latince yazılmış metinleri tashih edecek, hiç olabilir mi? Latince metinlerde tahrifatlar yaparak bastılar. Risalenin asıl metinleri ise Mustafa Acet yoluyla bana geçti"

Bu mealdeydi.

Sanki iki bilgi birbirini teyid etti gibi? Siz ne dersiniz? :?:


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 30.01.10, 18:48 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.01.10, 21:01
Mesajlar: 480
erbainer yazdı:
Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...

Manidâr Bir TEVAFUK

Bugün (29 Ocak 2009) Cuma namazında Prof. Dr. Ahmed Akgündüz ile karşılaştım.

Namaz sonrası ayaküstü 3-5 dakika konuştuk. Farz-ı kifaye babında kendisini uyarmak istediğimi söyledim.
Cübbeli'nin açıklaması sonrasında burada bahsedilen sohbetinde Şeyh Nazım Hz.den söz etme sebebini sordum.

Maaalesef "15 yıl önce kendileri ile tanışmıştım" dediği Şeyh Nazım Hz. hakkında ünlü "Risale Okuma Devri Geçti" sohbeti çerçevesinde (kendisi açısından)çok üzüntü verici şeyler söyledi:

"Şeyh Nazım Hz. bu sohbetini dikkatle dinledim ; o sözleri söylemekteki durumu iki türlü olabilir" dedi:

1. Şeyh Nazım Hz. "90 yaşlarında olduğu için bunamıştır belki amma ben ona "bunamıştır" demeyeceğim ; tasavvuf ehli için şatahat söz konusu olabilir" dedi. (Muhyiddin Arabi Hz. de öyle şeyler söylemiştir ki bazı alimler onu tekfir dahi etmişlerdir diye kendince örnek getirdi. Daha sonra tarafımdan A. Badıllı'nın da bilinen mektubunda "ihtiyarlık ıdhı" deme hamakatini hatırlatılınca "evet; ben de o görüşteyim" dedi.)

2. Kendisince daha çok ihtimal verdiği hususu da şöyle getirdi: Etrafını saran bazı "gizli odaklar" ona Risale-i Nur aleyhinde bunları söyletti. "Maneviyattan filan emir aldığına da inanmıyorum" dedi. Bu durumda kendilerini "yalan söylemek" ile itham etmeniz sözkonusu olur deyince "evet öyledir" dedi. Buna örnek olarak da İmam Zühri'yi verdi. "Tabiîn'in en alimlerinden" olduğu halde yaşlılığında etrafını "münafıklar" sarıp yönlendirdiği için sonraki hadis ulemasının 63 yaşından sonra İmam Zührî'den rivayet edilen tüm hadisleri kitaplardan çıkarttıklarını söyledi.

"Bu konuda bu kadar söz kafidir" diyerek de konuyu kesti.

Bunun üzerine ben de konunun hiç de sandığı gibi olmadığını konunun Abdulhakim Arvasi ve Şeyh Şerafeddin Dağıstanî hz. ile ilgisi olduğunu söyledim.

Prof. Dr. Ahmed Akgündüz, belki Şeyh Şerafeddin Dağıstani Hz. den habersiz olabilir ama Abdulhakim Arvasi Hz. nin durumundan haberli olduğunu Said-i Nursi ile Abdulhakim Arvasi Hz. arasındaki RNK'na "ihtiyar zatın malum itirazı" diye geçen hadiseye yukarıda belirtilen sohbetinde işaret ettiği için biliyorum.

Gönlümden başka türlü geçse de dilim ile "Allah size yâr olsun" diye kendisi ile vedalaşıp ayrıldım.

Allah Semi'ul Habîr'dir.


BU konu Prof. Dr. Ahmed Akgündüz ile ilgili başlık..

(Farklı bir başlıkta yeni konu olarak açılabilirdi.)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 01.02.10, 04:01 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 22.01.10, 04:41
Mesajlar: 342
talib yazdı:
TûTî ağabey makam dağıtılmasından bahsetmiş iken, Akgündüz'ü daha iyi tanıyalım. Akgündüz, Mehmet Kırkıncı Hoca grubundandır ve şunları der:

Mehmed Kırkıncı hocam, Şark medreselerinden icazet almış bir âlimdir ki, biz ona “mücaz” diyoruz. Fakat, icazet almış bir âlim olmasının yanında bazı üstün özellikleri vardır. Demek ki, birinci özeliği şark medreselerinden icazet almış büyük bir âlim oluşudur.

...Mantık ilminde, Kelam ilminde, Usul ilminde fevkalade yed-i tûla sahibi oluşudur. Allah’ın onu kelam ilminde ve de usul ilminde çok önemli zirvelere taşımasıdır.

Üçüncü önemli özelliği, bu bence en önemli özelliğidir. Bu iki üstünlüğünün yanında, Bediüzzaman’ın şahsiyetini tanıyabilmesidir. Bu özellik kendisini bütün âlimlerin üzerine çıkarmıştır. Çünkü asrın müceddidi değil sadece, Kutb-u Azam’ı, ferdiyet makamına gelmiş bir insanı ve benim itikadıma göre de Ahirzamanın Hazret-i Mehdisini tanımış bir âlim olmak, çok büyük bir imtiyazdır

Dolayısıyla, bu noktadan misyonu, vizyonu diğer âlimlere göre çok geniştir. Ne Ömer Nasuhi ile kıyaslayabilirsiniz, ne eski Erzurum müftüsü Sadık Efendi ile kıyaslayabilirsiniz, ne de Sakıp Efendi ile kıyaslayabilirsiniz. Bu noktada Hocaefendi ileridedir.

Dördüncü bir özelliği ise, bu tamamen istihdamdır. Yani bu özellik çok az âlimde vardır. Üstadı ziyaret etmiştir ve üstaddan Risale-i Nur’un zor hakikatlerini izah etmede temsil duasına mazhar olmuştur. İster Kader meselesinde, ister Haşir meselesinde, ister Allah’a iman meselesinde ortaya koyduğu öyle misaller vardır ki, gerçekten Yunan filozofları o noktada zayıf kalır.

Bu da çok enteresan bir şeydir. Bu sünuhattır. Belki ondan daha âlim insanlar vardır, ama bu istihdamdır. Üstadın duasına mazhardır. Hikmet Pırıltıları’nı hiçbir zaman başka bir eserle, başka bir âlimin eseriyle kıyaslamayın. Bak, özellikle Hikmet Pırıltıları diyorum.

http://www.cevaplar.org/index.php?khide=visible&sec=5&sec1=37&yazi_id=6209


bu sıfatlar mesnedsizdir: binaenaleyh mevhumdur.. " benim itikadıma göre.." ifadesi de herşeyi açıklıyor zaten..

seyr-i süluku istikmal etmemiş ve irşad yetkisi bulunmayan bir zatın bu sıfatlarla yad edilmesi iddia sahiblerinin - o husustaki- cehlini ibraz eder..

said-i nursi hz.nin 'mülhemun'dan olduğu şüphesizdir lakin bazı mevadda galebe-i hal ve keşf-i hayal saikasıyla galat eylem ve galat söylem ettiği de malumdur..

ifrat sahiplerinin lafu güzafı kendi fehimlerine racidir (said-i nursi hz. dahil) bu iddialar kimseyi bağlamaz..

hazret mazurdur şundan sebeb ki: meczubdur.. cenab-ı Bursevi efendimizin tabiri ile: erbab-ı cezbe ise alem halkını kendi gibi olur kıyas eder.. (tok olan acın halinden ne anlar meselidir hani..) ve işte şu memleketi bediüzzaman yüzünden velveleye salan muğlak husus da budur..

o meczub-i ilahi şöyle der mesela: " bendeniz mahza ilim tefekkür ve zühd revişi ile böyle oldum siz dahi öyle olmaya bakın bu cadde vasi' ve seridir, tarikat berzahı ise uzun meşakkatli ve hem pek muhataralı.." ;)

bilmem ne demek istediğimi anlatabildim mi.. :roll:


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 01.02.10, 11:24 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 24.12.08, 14:54
Mesajlar: 409
TûTî yazdı:
seyr-i süluku istikmal etmemiş ve irşad yetkisi bulunmayan bir zatın bu sıfatlarla yad edilmesi iddia sahiblerinin - o husustaki- cehlini ibraz eder..


Bu hususu tashih etmekte fayda var. Saidi Nursi hz.leri Es'ad Erbili hz.lerinden Kadiri tarikatı dersi almıştır. Cemal Nar Hocaefendi teberrüken 500 tevhid zikri almıştır demişti, Kadiri dersi olarak. Meşhur bir hocamızdan duyduğum ise sülukunu yirmi küsür günde tamam ettiğidir.

Meczupluk hallerinin ise daha çok bu sülukundan önce olduğunu bir başka ağabeyden işitmiş idim.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 01.02.10, 11:50 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.01.10, 21:01
Mesajlar: 480
talib yazdı:
Meşhur bir hocamızdan duyduğum ise sülukunu yirmi küsür günde tamam ettiğidir.

Meczupluk hallerinin ise daha çok bu sülukundan önce olduğunu bir başka ağabeyden işitmiş idim.


Talib Kardaş;

Sen bu "duyumlar"ı getiriyorsun ; biz kabul ederiz; (söylenilenlerin hepsine değilse de) nakledenin samimiyetine inandığımız için...

Ancak görüyorsun ki; Risaleci taifesi hiç mi hiç birisine inanmıyor...

O zaman ya bu rivayetleri "kağıda basılı yazılı kaynak" ile nakledeceksin veya (daha zayıf ikna edici olması kesin olmak ile beraber) bu rivayeti söyleyenin kim oldugunu da belirteceksin... ( Mesela Seyr -ü sulûkunu 20 günde bitirdi diyen şahıs kimdir ? Bu rivayeti kimden nakletmektedir?)

Aksi halde Risaleci taifesi tarafından yakında "yalancı" lık ve "uydurmacı"lık ile suçlanmandan korkarım.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 01.02.10, 12:29 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 24.12.08, 14:54
Mesajlar: 409
Nurcu kardeşler inansın diye yazmış değil idim. TûTî ağabey için yazmış oldum. Musa Topbaş Efendi ile yapılan röportajlarda bu bilgiler kayıtlıdır. Kelami dergahına geldiği, bir ay kadar devam ettiği ve Kadiri dersi aldığı..

Altınoluk dergisinden:

-Tanışırlar mıydı efendim? Yani görüşmeleri olmuş muydu Sami efendi Üstadımızla bediüzzaman hazretlerinin?

-Bediüzzaman hazretlerini bir ara imtihana kalkmışlar, imtihan etmişler. Sabaha kadar cevap vermiş, yetiştirmiş. Sonra o bununla biraz mağrur olur gibi olmuş. Pîri ekmel efendimizin yanına dergaha gitmiş. 8-10 sual soracakmış. O'nun soracağı soruların hepsinin cevabını Esad Efendimiz sormadan veriyorlar. "Ben şimdi mutmain oldum, hepsinin cevabını aldım" diyor. Sonra "Ben Kadiri'den ders isterim" diyor. Dersi alıyor ama fazla kalmıyor bir iki ay falan kalıyor. İçi heyecanlı. Ondan sonra çıkıyor. Uzun müddet de görüşmemişler. Sonra bir ara Draman'a gelmişler. Draman Fatih'in aşağısında bir semt. Muhterem üstadımızın haberi olmuş. Fakir de üstadımızı aldım ziyaretine götürdüm Draman'a. Neşelendiler, musafaha ettiler uzun uzun. Uzun müddet de görüşmemişler siyaset itibariyle. Hatta orda şeker ikram etti bediüzzaman hazretleri. Muhterem Üstazımız o şekeri aldı fakire verdi. "Bunu Arafat'ta sonra yeriz'dedi. Arafat'ta o şekerden birer tane verdi yedik. Yani çok muhabbeti vardı. Muhterem üstadımız herkesi severdi. Derece derecedir tabi.

Bu röportajlar sonradan "Allah Dostu'nun Dünyasından" adlı eserde toplanmış ve kitap olarak yayınlanmıştır.

Bu bilgiden sonra sülukunu tamam ettiği bilgisinin kime ait olduğunun bir önemi yoktur. Risalecilerin bilmesi gereken tarikat dersi aldığıdır. Ne ile suçlanacağım da mühim değildir. Sülukunu tamam ettiği bilgisinin sahibi sizin çok iyi tanıdığınız bir ağabeydir. Burada isme gerek yoktur.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 01.02.10, 12:38 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.01.10, 21:01
Mesajlar: 480
Madem ki yazılı kaynak var :

Referans olarak vermek de fayda vardır; çünkü buraya gelip bakanların kahir ekseriyeti (fakir de dahil) o kitabı okumamıştır ; okusa bile hafıza-i beşer nisyan ile maluldur.

KAYNAK: Musa Topbaş ; "Allah Dostu'nun Dünyasından" ; sayfa: ...-...; Erkam Yayınları, ....-İstanbul gibi.

Elinde kitap yok ise... bilahere ekleyebilirsin.

ÖRNEK OLARAK Bkz:

viewtopic.php?f=153&t=3722&start=0


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz uyarıldı...
MesajGönderilme zamanı: 01.02.10, 13:00 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 24.12.08, 14:54
Mesajlar: 409
erbainer yazdı:
Madem ki yazılı kaynak var :

Referans olarak vermek de fayda vardır; çünkü buraya gelip bakanların kahir ekseriyeti (fakir de dahil) o kitabı okumamıştır ; okusa bile hafıza-i beşer nisyan ile maluldur.

KAYNAK: Musa Topbaş ; "Allah Dostu'nun Dünyasından" ; sayfa: ...-...; Erkam Yayınları, ....-İstanbul gibi.

Elinde kitap yok ise... bilahere ekleyebilirsin.

ÖRNEK OLARAK Bkz:

viewtopic.php?f=153&t=3722&start=0


Allah Dostunun Dünyasından -Musa Topbaş Efendi ile Sohbetler-; sayfa 60-61; İstanbul 1999; Erkam Yayınları

http://www.erkamalisveris.com/allah-dostunun-dunyasindan-p-35.html

Abdullah Sert, Ahmed Taşgetiren ve Murad Karaman'ın Musa Topbaş Efendi ile yaptıkları sohbetlerin toplamıdır. Sohbete sonradan, Üstaz'ın rahatsızlık dönemlerinde muhterem mahdumları Osman Nuri Topbaş Efendi hz.leri de iştirak etmişlerdir. Bu sohbetler Altınoluk dergisinde yayınlanmıştır. Altınoluk websitesinde, derginin arşivinden bulmak imkanı da vardır.

Sufiforum'da yavaş yavaş yayınlarız inşaallah. Çok bereketli ve mübarek sohbetler. Yakın tarihe bir ışık olduğu gibi çok kıymetli tavsiyeler vardır.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 46 mesaj ]  Sayfaya git Önceki  1, 2, 3, 4, 5  Sonraki

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 2 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye