Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Alamut Kalesi- Kartal Yuvası!
MesajGönderilme zamanı: 17.04.11, 00:18 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 15.12.08, 23:23
Mesajlar: 664
Alamut Kalesi- Kartal Yuvası!

Yaşamda sunulan her yol, bir iyi niyet taşımamış tarihte. Kendisine şöhret ve kudret yolu açacak liderlere kapılarını açmış kaleler… Savaşan askere, cennet müjdesi ölürse ruhen, ganimetlerse gazi olursa garanti edilmiş. Aslında insan bir başkasını başka nasıl öldürebilir ki! Tek hücreliden insanlara kadar uzanan canlı hiyerarşisinde her canlının bir hizmeti, bu dünya yaşlansa bile, heyecanları bir çizgide tutabilmiştir. Her denge bozulduğunda başka bir felsefe ya da lider yeni bir dengeyi keşfederek yaşamak için taze yollar açmıştır insanlara.

Yaşamımızda liderler aranılır olmuştur. İnsanları bir araya getiren, ortak faydalara sürükleyen fikirler! Eskilerde insanları kandırmak çok daha kolaydı belkide. Şimdiler çok mu zor ki… Her türlü teknoloji ve rahatlığa rağmen insanlar mutlu olamıyor. Yemek gibi su içmek gibi, yeni görüşlere açlıkla hasret insanlar, özellikle gençler. Her asırda insanların uygun bir kölelik zincirine tabi olması, gerçekten bir ihtiyaç!

Doğum, ölüm, gülmek, eğlenmek, ağlamak… İnsanların temel fıtratında hep mevcuttu. Hırs, kıskançlık, kıyas, hasetlik… Nice duygular nefsimize şırıngalanmış haşhaş gibi. Din bunları terbiye ediyor. Kutsal kitaplar, hesapları daraltıyor. Peki dinler yaşanmıyor. Eğer dinler temelde insan refahına yönelikse, mutluluk en tartışmasız anahtar ise Yaratıcı tılsımında, izler ona değil de, asi nehri gibi tersten akıp yaşamı acıların içinde kalmaya zorlaması neden. Yaşadığımız tecrübeler neden hataları yaşatıyor?

Biri çıksa ve peygamberim dese buna kimse inanmaz. En azından bu asırda kabullerimizde bu yok. Ama dese ki, “Ben mehdiyim, ben siyasetçiyim ya da ben şeyhim, eğer beni izlerseniz size cennet anahtarı sunacağım, eğer benden yüz çevirirseniz, Allah’tan yüz çevirisiniz, beni dinler ve lider görürseniz, maaşlarınız ve geçiminiz bollaşacak, hatta bazı ibadetleri de sınırlandıracağım, bu dünya da size cennet olacaktır.” Eminim ki, bu kişi çok taraftar bulacaktır. İman etmek için insanın gerçekten hissetmesi ve inanması gereklidir. Kime inandığını bilmesidir. Dilin söyleyip vicdanen rahatladığı ve yaşadıklarını görmezden geldiği bir ikilem arasında kalmak istemesidir.
Tarihi okumaktan aciz, ezberi seven papağan gibi yaşamaktayız. “Alamut Kalesi” adlı bir kitap okudum. Yazarı İslam’a yabancı bir kültürden ama bilgileri önemsenmeyecek kadar tahlilci ve gerçekçi. İçindeki kurgularında Hasan Sabbah isminde bir zındık, Büyük Selçuklu padişahı Melikşah’ı öldürecek kadar gözü dönmüş, İslami temele dayanmayan İsmaili öğretisini İran’da kurgulayıp, lider özelliğini perçinleyen müthiş olaylarla dolu! Okurken irkildim. İnancı bu kadar sömüren ve sonuçta hedefine ulaşan bir insanı günümüze model olarak koymaya çalıştığımda, kurduğum kurgulara bakınca ürperdim. Günümüzde aynılarının varlığı beni derinden etkiledi. Kalbimde müthiş bir korku ve yaşadığım çevreme yabancı gözlerle bakıyorum şimdi. Din sömürülüyor. Sömürülmeyen ne var ki? Amaca ulaşmak için vasıtalar önemli. Herhalde Rusya’da din sömürülemez. Orda da yoksulluk ve sefalet belki sömürülür. Hangi toplumda eğilim ve inanç hâkimse, ona göre liderler ve dünyalık fikirler türeyiveriyor. Teknoloji ve internet, kısacası sanal yaşam, insanları daha da cahilleştiriyor. Liderler artık, sanal oyunların içinde ve mesajları da onların gizemlerinde saklı.

Bu güne kadar matbaanın ülkemize geç girmesi şiddetle eleştirilmekteydi. Çok kitapların basılmaması, okuma oranının ve bilgisizliğin en büyük sebebi olduğu savunulurdu. Osmanlı yargılanırdı. Bu düşüncede olanlara soruyorum, “ En son teknolojik cep telefonları, medya cihazları, yapı malzemelerini biz ilk alan olmuyor muyuz dünyada? Fakat neden okuma oranı ve cahillik yüksek? Neden çok gelişmiş bir toplum değiliz? Neden bir G7 ülkesi değiliz?” çünkü biz taklit ediyoruz, çünkü biz üretmiyoruz, çalışmak içinde gayret etmiyoruz. Polis, öğretmen, asker ya da din görevlisi özenle seçilmiyor. Kolay elde ediliyor ve maaşı iyi. Üniversite mezunu iş sahibi olmak zorunda ya... Maddi imkânlar için meslekler seçiliyor, hava atmak için teknoloji sahipleniliyor, falanca kurumdanız, iyi nemalanırız diye sahte şeyhlere iştirak ediliyor. Öbür dünyada cennet anahtarını almak öylesine kolay, Allah değil de sanki kişiler verecekmiş gibi cahilane birilerinin peşinden gidiliyor, Alamut kalesindeki gibi. Elbette gerçek dini öğreten kurumlara değil sözüm. Hadi ya, bugünü de kurtardık. Kardeşim ömrün gidiyor, sonsuz hayatın mahvoluyor, oku ve yaz lütfen! Hareketsiz ve üretmeyen beden en fazla şerre ve hastalığa şahit olacaktır.

Sanal dünya fanatikliğine hep beraber bir ara verelim. Teknolojiden israf etmeyelim. Evlerimizi kafe yapalım. Bir araya gelip, okuduklarımızı, tarihimizi, yeteneklerimizi karşılıklı paylaşalım. Evlerimiz fare kobayı gibi kullanmayalım. Gerçek birdir, ölümde. Madem bir son var, akıllıca kullanalım ömrümüzü! Kime iman ettiğimizi, kimin peşinden yol aldığımızı seçelim. Mutlu bir toplum ancak, cahillerini eğiten toplumdur, katiller doğurmayan! Öcüler böcüleri çöp sepetine atalım. Kendimizi ve yaşadığımız toplumu tanıyalım. Hep beraber duygudaşlık yapmayı öğrenelim.

Saffet Kuramaz


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye