Ruhan yazdı:
Amin ecmain efendim. Allah razı olsun.
Mehdi Aleyhisselam hakkında ne buyurursunuz?
- Her sabah “bu akşam gelir”, her akşam “bu sabah gelir” diyorum. Ama görür müyüm, görmez miyim, bilemem. Geleceği kesindir. Zamanı tamamdır. Mehdi’nin zamanına kadar, en zor Irak muhaberesiydi; o da tamam. Zemin tamamdır, zaman da tamamdır. Mehdi konusunda Ehl-i Sünnet’in ittifakı vardır. Muhyiddin Arabî Hazretleri, “Onunla musafaha yaptım.” buyuruyor. (Molla İsmail Çetin, Furkan Dergisi, Ağustos 2009, sf. 34, Röportaj: Kerim Bozdağ )
Mehdi Aleyhisselâm hakkında, “Her sabah bu akşam gelir, her akşam bu sabah gelir” diyorsunuz. Buna paralel olarak, ümmet-i Muhammed’e bir müjde verir misiniz?
- Bugün gelir diyemem.
- Ama bekliyorum, diyorsunuz.
- Evet. Geleceğini inkâr etmek mümkün değildir. Üç vasfı var ki, bunlar kimsede yok.
- Nedir onlar?
- Meselâ, “Humeyni, mehdi” dediler. Humeyni geldi. Zengin, evet. Hükümdar, evet. Ama adaleti icra etmekten aciz. Beceremedi. Bediüzzaman geldi, o da hükümdar değildi... Muhtemelen Uhud dağındaki altınlar Mehdî Aleyhisselâm’a kendini gösterecek.
- Uhud’daki altınlar, Fırat’taki altınlar...
- Gizli kalmaz ona.
- Bildiğimiz altın madeni, hadis-i şerifte geçen...
- Petrol de olabilir.
- Su da olabilir mi?
- Olabilir.
- Tevile açık, her şey olabilir...
- Nasıl olacağını bilemeyiz ama, geleceğine inanıyorum ve bekliyorum. Bediüzzaman kadar âlim olması lâzım, tekâmülünü ilerletmesi lazım, ki bugünkü zındıklara karşı konuşabilsin.aynı kaynak...
