|
RUKYE ( الرقية )
Rukye, hastanın üzerine okuyup üflemek veya ağrıyan yerin üzerine okuyup orayı meshetmektir. Buna azîmet de denir. Rukye, eğer şirkten ve Allah'tan başkasından yardım dilemek gibi şeylerden uzak, Kur'an ve sahih duâlardan olursa, dînen meşrûdur ve Allah'ın izniyle faydalıdır.
Râşid b. Hüseyin el-Abdulkerim عَنْ عَائِشَةَ لقَالَتْ: (( رَخَّصَ النَّبِيُّ ج الرُّقْيَةَ مِنْ كُلِّ ذِي حُمَةٍ.)) [ متفق عليه ] Âişe'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir: "Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-, (akrep ve benzeri) zehirli her hayvan (ın sokmasını tedâvi etmek) için rukye yaptırmaya (rukye ile tedâvi olmaya) ruhsat (izin) verdi."
عَنْ عَائِشَةَ ل: (( أَنَّ النَّبِيَّ ج كَانَ يَنْفُثُ عَلَى نَفْسِهِ فِي الْمَرَضِ الَّذِي مَاتَ فِيهِ بِالْمُعَوِّذَاتِ، فَلَمَّا ثَقُلَ كُنْتُ أَنْفِثُ عَلَيْهِ بِهِنَّ، وَأَمْسَحُ بِيَدِ نَفْسِهِ لِبَرَكَتِهَا.)) [ متفق عليه ] Âişe'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir: "Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- vefât ettiği hastalığında kendi üzerine 'Muavvizât'ı okuyup üflerdi. Hastalığı şiddetlenince, 'Muavvizât'ı ben okuyup üzerine üflüyor ve bereketinden dolayı kendi elleriyle onun üzerini meshediyordum."
عَنْ عَائِشَةَ ل: (( أَنَّ النَّبِيَّ ج كَانَ يُعَوِّذُ بَعْضَ أَهْلِهِ، يَمْسَحُ بِيَدِهِ الْيُمْنَى وَيَقُولُ: (( اَللَّهُمَّ رَبَّ النَّاسِ! أَذْهِبْ الْبَاسَ، اشْفِهِ وَأَنْتَ الشَّافِي، لَا شِفَاءَ إِلَّا شِفَاؤُكَ، شِفَاءً لَا يُغَادِرُ سَقَمًا.)) [ متفق عليه ] Âişe'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir: "Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-, Allah'ın onları koruması için âilesinden bazılarının vücudundan ağrıyan yerin üzerine sağ elini koyarak orayı mesheder ve şöyle derdi: - Ey insanların Rabbi! Bu hastalığı gider. Ona (hastaya) şifâ ver. Ancak sen şifâ verirsin. Senin şifandan başka bizim için hâsıl olacak şifâ yoktur. Öyle bir şifâ ver ki hiçbir hastalık kalmasın."
عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ مَسْعُودٍ اقَالَ: سَمِعْتُ رَسُولَ اللهُ ج يَقُولُ: (( إِنَّ الرُّقَى وَالتَّمَـائِمَ وَالتِّوَلَةَ شِرْكٌ. )) [ رواه أحمد وأبو داود ] Abdullah b. Mes'ud'dan -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre, o şöyle demiştir: "Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'i şöyle derken işittim: - (Arapça yazılmayan ve içerisinde Allah'ın adı anılmayan) rukyeler, nazarlıklar ve (kadını kocasına sevdiren) muhabbet muskalarının her biri, (ya açıktan ya da gizli olarak) şirktir (yani şirke götürür)." Açıklama:
1. Kur'an ve meşrû duâlarla yapılan rukye, meşrûdur. 2. Kur'an ve meşrû duâlarla yapılmayan rukye, haramdır. 3. Rukye, Allah'tan başkasına yalvarıp yakarmayı içerirse, bu büyük şirktir. 4. İnsanın, kendi üzerine okuyup üflemesi (Allah'tan, kendisini hastalık ve nazar gibi şeylerden korumasını istemesi) meşrûdur. Rukyenin başka bir şahıs tarafından olması gerekmez.
---------------------- 1 Câhiliye devrinde kadınlar, göz değmesinden korumak için çocuklarının boyunlarına nazarlık asarlardı. İslâm gelince, müşriklerin bu bâtıl geleneğini ortadan kaldırmıştır. 2 Ahmed; hadis no: 3614. Ebu Dâvud; hadis no:3883.Hâkim, 'hadis, sahihtir' demiştir. Zehebî de bu konuda ona muvafakat etmiştir. 3 Buhârî; 10/205, hadis no: 5741. Müslim; hadis no: 2196. 4 Muavvizât: İhlas, Felak ve Nas sûreleridir. (Çeviren) 5 Buhârî; 10/205, hadis no: 5741. Müslim; hadis no: 2196. 6 Buhârî; 10/206, hadis no: 5743. Müslim; hadis no: 2191.
*** MUSKA (Temime)Hakkındaki Hadisler
Fasıl: TIBB VE RUKYE BÖLÜMÜ Konu: Tedavinin Mekruhluğu Ravi (r.a.): Abdullah İbnu Amr İbni'l-As Hadis: Resulullah (sav) buyurdular ki "Benim tiryak içmem, temime (muska) takınmam, içimden gelen şiiri okumam aldırmazlık olur." Kaynak: Ebu Davud, Tıbb 10, (3869)
Fasıl: TIBB VE RUKYE BÖLÜMÜ Konu: Rukyenin Nehyi Ravi (r.a.): İbnu Mes'ud Hadis: Resulullah (sav)'ı işittim, diyordu ki: "Rukyelerde, temimelerde (muskalarda), tivelelerde (muhabbet muskası) bir nevi şirk vardır." Bunu işiten bir kadın atılarak, (İbnu Mes'ud'a): "Böyle söylemeyin, benim gözüm ağrıyordu. Falan yahudiye gittim geldim. O bana rukye yaptı. Ağrım kesildi" dedi. Abdullah İbnu Mes'ud (ra) tereddüt etmeden, "Bu (ağrı) şeytanın işiydi, o eliyle dürtüyordu, sana rukye yapılınca vazgeçti. Bu durumda sana Resulullah (sav) gibi, şöyle söylemen kafidir: Ezhibi'l-bas Rabbe'n-nas eşfi ente'ş-Şafi, Laşifae illa şifauke, şifaen la yuğadiru sakamen. (Ey insanların Rabbi, acıyı gider, şifa ver, sen Şafisin. Senin şifandan başka bir şifa yoktur, hiçbir hastalık bırakmayan bir şifa istiyorum.)" Kaynak: Ebu Davud, Tıbb 17, (3883)
Fasıl: TIBB VE RUKYE BÖLÜMÜ Konu: Rukyenin Nehyi Ravi (r.a.): İsa İbnu Hamza Hadis: Abdullah İbnu Ukeym (ra)'ın yanına girdim. Kendisinde kızıllık vardı. "Temime (muska) takmıyor musun?" diye sordum. Bana şu cevabı verdi: "Bundan Allah'a sığınırım. Zira Resulullah (sav) şöyle buyurmuştu: "Kim bir şey takınırsa, ona havale edilir." Kaynak: Tirmizi, Tıbb 24, (2073)
|