Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 2 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: NİKAHA DAİR AYKIRI FİKİRLER
MesajGönderilme zamanı: 21.03.09, 23:05 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 21.03.09, 22:54
Mesajlar: 35
NİKAHA DAİR AYKIRI FİKİRLER

Muaz Özyiğit

"Ebu Hureyre (r.a) den rivayet edilmistir: Rasulullah (s.a.v) buyurdu ki: Kadin dört sey için nikahlanir: Mali için, nesebi için, güzelligi için ve dini için. Sen dini için al, yoksa sikintiya düçar olursun" [Buhari, Kitab-un-nikah]

VERESIYE VEYA ÜMITVAR DINDARLIK
Bazi kardeslerimizin dindar olmayan hanimlarla evlendiklerini müsahade ediyoruz. Bazen hanimlar evlendikten sonra çok ama çok dindar olacaklarina dair sinyaller veriyor, bazen de bizim mücahid kardeslerimiz öbür cepheden, hatunlarin (çogu kez, cazibeli olan hatunlarin) hidayetine vesile olmak için kendi bekarlik hayatlarini feda ediyorlar!

Tabii böyle bir hanimla evlenen her müslüman, öte yanda bir bacimizi açikta birakmis oluyor. Maalesef isin yaklasik manzarasi bu... Halbuki o tür hanimlardan bin tanesi bizim bir bacimizin eline su dökemez. Üstelik dindarligi veresiye olan o hatunlar da, evlendikten sonra genellikle verdikleri sinyallerin veya umulanin çok altinda performans gösteriyorlar. Egreti bir basörtüsü, bir türlü ayaklara inemeyip dizler ile bilekler arasinda kararsizlik içinde bocalayan etekler, pardesüler...

Kisacasi bizden olmayanlara su veya bu mazeretle ragbet gösterip bizden olanlari açikta birakmak müslümana yakismaz. Yukaridaki hadise müracaat.

BEKLENTILERI ASGARIYE INDIRIN
Daha suurlu ve hatta "radikal" kardeslerimize gelince onlar bacilara taliptirler. Bacilarimiz da onlara. Buraya kadar iyi, güzel. Ama ne var ki onlarin da kafalarinda müstakbel eslerinde aranan sartlari havi, uzuun listeler var. Tabii o sartlari saglayan Adem oglu veya kizinin varligi ihtimal hesablarinda sifira fena halde yaklastigindan, bizim müslümanlarimiz otuz yaslarina kolaylikla bekar olarak erisiyorlar. Bu fitne zamaninda yazik degil mi kendilerine, yazik degil mi ümmete?

Insanin müstakbel esinden beklentileri ne kadar çoksa, evlendikten sonra hayal kirikligina ugramasi ihtimali de o kadar çok olur. Öyleyse beklentileri en aza indiriniz. Simdi akla su soru gelebilir: Hangi ölçüye göre en az? Yine yukaridaki hadise müracaat. Diger bir deyisle, esiniz olabilecek kisinin dinini, ahlakini sorusturun. Netice olumlu ise ve bir de "görme" kismi tamamsa hemen isi bitirin. Evlenin ve süratle çogalin. (Evet ne yazdigimin gayet farkindayim: süratle çogalin. Hatta çocuklariniza da böyle vasiyet edin!)

Toparlarsak:

Beklentiniz sadece din olsun.
Görme kismi da tamamsa isi hemen baglayin.
Anneler, babalar da isi zora kosmasinlar, maddi külfetleri suni bir biçimde arttirmasinlar. Kizin dindar ve begenilmis olmasi yeter. Erkegin de dindar ve begenilmis olmasi, ailesini geçindirmeye yetecek bir isi olmasi yeter. Bu konuda anne babalar bir az tutucu iseler, gençler onlari islerin kolaylastirilmasi yönünde ikna etmeye calissinlar.
Çogalin. (Bundan modern çekirdek ailedeki çocuk sayilarinin üstündeki adedler kasdediliyor tabii.)

ISLAM NIKAHI SU-I ISTIMALI VEYA TOPAL NIKAH
Bir baska müsahede ettigimiz uygulama da nisanli çiftlerin görüsmelerini ser'an kolaylastirmak için erken kiyilan Islam nikahidir. Böylece çiftler tokalasabiliyorlar, yan yana oturup sohbet edebiliyorlar, hatta el ele tutusup gezebiliyorlar (neuzubillah). Ama zifaf nedense hep resmi nikahdan sonra gerçeklesiyor. Aslinda "neden"i basit diyeceksiniz: Nisanin bozulmasi ihtimalinden dolayi zifafa Islam nikahini müteakip girmek uygun olmaz. Iyi ama o zaman su sorular akla geliyor: Islam nikahi tokalasmanin erkenlestirilmesini mübah kiliyor da niye zifafin çabuklastirilmasini mübah kilmiyor? Eger onu da mübah kiliyorsa ve nisanin bozulmasi ihtimalinden dolayi zifaf sakincali ise, tokalasma, beraber oturma gibi yakinlasmalar niçin sakincali olmuyor? Isterseniz söyle soralim: Ilk nisaninda bir takim yakinlasmalar yasamis olan bir kisiyi eslige kabul ederken mideler rahat olacak mi? Hem eger, bu durumda, nisan bozulursa, soranlara, "nisanimiz bozuldu" yerine, hani su helallerin en sevimsizi olan bosanmadan bahsetmemiz, "bosandik" dememiz gerçege daha yakin olmaz mi?

Müslüman, Islam nikahina ragmen zifafi, hiç bir ser'i kiymeti olmayan, fakat mecburi bir formalite olarak kabul ettigi resmi nikah sonrasina erteleyince, bu durum resmi nikaha daha fazla tazim edildigi, -- öyle kastedilmese de -- görüntüsü vermiyor mu? Böylece topal bir Islam nikahi sekli ortaya çikiyor.

Öyleyse, Islam nikahini nefsimize uygun gelen bazi kolayliklara alet etmeyelim. Su denilebilir: peki taraflar nisanlilik süresinde birbirlerini nasil taniyacak? Deriz ki: Müstakbel eslerin birbirini "daha iyi" tanimasi fikri modern hayatin bir saplantisidir. Esler birbirini nisanlilik süresinde taniyamaz. Belki erkek ve kiz aileleri birbirlerine bu sürede biraz daha asina olurlar o kadar. Evliligin yürümesi ihtimali beklentilerin azligina baglidir, nisanlilarin görüsme sürelerinin uzunluguna degil. Onun için nisanliligin kisa tutulmasinda fayda mülahaza ediyoruz. Müslümanlar modernlerin usüllerine adapte olacaklari yerde Islami prensipleri rehber edinmekte daha titiz olmalidirlar.

Öyleyse, bu islerde takip edilecek siraya dair teklifimiz sudur:

Karsi tarafin din ve ahlaki iyice arastirilsin.
Kiz erkek birbirlerini görsünler. Bu da tamamsa:
Istihare yapilsin. (Baskalarini uykuya yatirarak degil, bizzat kendisi duayi ezberleyerek, manasini ögrenerek, sünnete uygun sekilde, yani iki rekat namazin akabinde okuyarak. Uykuya yatma, rüya bekleme sünnette varid degil. Dua edilir ve bizi yoktan var eden zata tevekkül edilir, o kadar...).
Nisanlilik süresi kisa tutulsun. Bu müddet zarfinda kiz ve erkek hafifliklerden kaçinsinlar. Aileleri ile birlikte kadin erkek ayri oturarak görüsmeye riayet etsinler.
Velimeden bir kaç gün önce resmi nikah denen uyduruk formalite, kimseyi davet etmeden, gözlerden irak bir sekilde tamamlansin. Taraflar Islam'da na-mahremlere cari olan yasaklara riayete devam etsinler. (Böylece bizim nazarimizda Islam nikahinin nikah oldugu, resmi nikahin ise bes paralik kiymeti olmayan bir formalite oldugu dosta, düsmana ayan beyan izhar da edilmis olur.)
Velimeden hemen önce hakiki nikah kiyilsin.
Bizce suurlu, ciddi müslümanlara yakisan tertip budur...

---------------------------------

Jabir said: "The Messenger of Allah (PBUH) said: "When one of you asks a woman in marriage, then if he is able that he should look into what invites him to have her in marriage, he should do it."" (Abu Dawud 12:17)

Mughirah reported: "He made a proposal of marriage to a woman, and the Prophet (PBUH) said: "See her, for this is more likely to bring about agreement between you." (Tirmidhi 9:5) )

"And give women their dowries as a free gift but if they of themselves be pleased to give you a portion of them, then use it with enjoyment and with wholesome result." (Qur'an 4:4)
"And you have given one of them a heap of gold, take not from it anything." (Qur'an 4:20)

Uqbah said: The Messenger of Allah (PBUH) said: "The conditions which are most worthy of what you should fulfil are those with which you legalize sexual relations." (Bukhari 54:6)

Aishah said: The Messenger of Allah (PBUH) said: Make the marriage publicly known and perform it in mosques and beat at it with duff." (Tirmidhi-Mishkat 13:3)

'Abd Allah said: The Messenger of Allah (PBUH) taught us the marriage sermon (which is thus): "All praise is due to Allah; we beseech Him for help, and we ask for His protection, and we seek refuge in Him from the mischiefs of our souls; whomever Allah guides, there is none who can lead him astray and whomever Allah finds in error there is none to guide him; and I bear witness that there is no God but Allah and that Muhammad is His servant and His messenger." "O you believe! Be careful of your duty to Allah, by Whom you demand one of another your rights, and the ties of your relationship; surely Allah watches over you." "O you who believe! Be careful of your duty to Allah with the care which is due to Him, and do not die unless you are Muslims." "O you who believe! Be careful of your duty to Allah and speak the right word; He would put for you your deeds into a right state and forgive you your faults; and whoever obeys Allah and His Messenger, he indeed achieves a mighty success." (Abu Dawud 12:31)

Aishah said: She conducted the bride to a man from the Ansar. And the Prophet of Allah (PBUH) said, "O Aishah! Why had you no music with you, for the Ansar love music?" (Bukhari 67:64)

Ibn Abbas said, carrying it back to the Prophet (PBUH) (who) said: "If one of you, when he goes in to his wife, should say, "In the name of Allah; O Allah! Ward off from us the Devil and ward off the Devil from that which Thou grantest us, then offspring is decreed for them, it (the Devil) will not harm it." (Bukhari 4:8)

"And if you fear a breach between the two, then appoint a judge from his people and a judge from her people; if they both desire agreement, Allah will effect harmony between them." (Qur'an 4:35)

"And if a woman fears ill usage or desertion on the part of her husband, there is no blame on them if they effect a reconciliation between themselves, and reconciliation is better... And if they separate, Allah will render them both free from the want out of His ampleness." (Qur'an 4:125-130)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: NİKAHA DAİR AYKIRI FİKİRLER
MesajGönderilme zamanı: 21.03.09, 23:40 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 21.03.09, 22:54
Mesajlar: 35
"Nikaha Dair Aykiri Fikirler"e aykiri fikirler

Esra Betül

Muaz Özyigit'in yazdigi yazi, evliligi tavsiye etmesi ve evlilikte ihlas aranmasini vurgulamasi açisindan güzel. Fakat gördügüm ve deginmeden edemeyecegim problemleri var:

Müslümanlarin "bizler" ve "onlar" diye ayrilmalari hosuma gitmedi. Hele de "onlar"dan olan hanimlarin sadece ne giydiklerine dayanilarak yerilmeleri. Eger "bizler" takvali müslümanlari, "onlar" ise takvasindan süphe edilen müslümanlari ifade etmek için kullaniliyor ise, takvanin kolay kolay ölçülüp anlasilacak bir meziyet oldugunu sanmiyorum. Eger takvadan baska hususlara dayanilarak müslümanlar tabaka tabaka ayrilmaya kalkiliyorsa, böyle bir ayirmanin da faydasinin olmadigi çok açik.

Hanimlarin giydiklerine bakilarak ne kadar iyi müslüman olduklarinin degerlendirilmesi de düsülen büyük hatalardan birisi. Örtünmek namaz gibi, oruç gibi bir emir. Örtünmenin nasil olmasi gerektigi topluma, zamana göre çok degismis bir kavram. Ortak olan ve degismeyen sey, müslüman hanimin kiyafetinin saygi uyandirmasi, saygisizlik uyandirmamasi. Örtünmedigi, veya daha dogrusu sizin standartlariniza göre örtünmedigi için bir müslüman hanima söz söylemeye hiç ama hiç hakkiniz yok. Ayrica, nasil ki bir müslüman hanimi basini açmaya zorlamak bir zulüm ise kendi standartlariniza göre örtünmesi için baski yapmaniz (isterseniz o hanimin en yakini, esi olun) esit miktarda zulümdür. Her iki durumda da hanimlarin özgürlügünü kisitlayan erkekler var, ne vazifeleri ise?... Bir hanimin sonradan daha çok kapali olacagini, veya daha dindar olacagini ümit ederek evlenmek de bence hatali. Eger o halleri ile birbirlerini seviyorlarsa evlenmeli insanlar. Arzu edilen degisiklikler olabilir, ama olmasa da evlilik devam edebilecek mi edemeyecek mi onu çok iyi düsünmek lazim.

"Onlar"dan olan hanimlarin çogunlukla cazibeli olduklari vurgulaninca, müslüman hanimlara bir tavsiye etmekten kendimi alamiyorum: Helal sinirlari içerisinde, evinizde esinize mümkün oldugu kadar güzel ve bakimli görünmeye çalisin. Evde sabahtan aksama dek sabahlikla dolasip, ancak bir yere gezmeye gideceginiz zaman dogru dürüst giyiniyorsaniz esinize cidden yazik ediyorsunuz. Disarisi güzel olmak için herseyi yapan kadinlarla dolu. Esiniz disarida ne olursa olsun, esinin en az onlar kadar güzel ve de üstüne üstlük içi de güzel ve kendisi için sevgi ve saygi ile dolu oldugunu bilmeli.

"Evlendikten sonra bir türlü ilerlemeyen müslüman hanimlar" da beylere bir çift laf etmeyi gerektiriyor: Çok yerde rastladim, müslüman erkekler bir araya gelirler, bu sirada eslerini evde birakirlar, gecenin geç saatlerine dek sohbet eder, otururlar arkadaslari ile. Hanimlarinizla da sohbet edin. Ellerine iki çocuk verip, çamasir, bulasik, vs. ile bir arada birakmayin. Hanimlarin da kendilerini gelistirmeye ihtiyaçlari var. Bunun için de beylerin hanimlari ile geçirdikleri, sohbet ettikleri, ise güce yardim ettikleri zamanlari artirmalari gerekiyor. Dünya ve ahiret saadeti elde etmek için evlendiginiz hanimlarinizi dünyada da ahirette de yalniz birakmayin. Ve de hanimlar, siz de kendinizi evinize mahkum etmeyin. Ev isi bitmez, yeteri kadar yapip, zamaninizi daha ise yarar seyler yaparak degerlendirin.

Evliligin acele olarak yapilmasina da karsiyim. Eskiden evliligi destekleyen büyük bir aile varmis. Bozuldugu zaman kizin kendi ailesine dönme imkani olurmus, ortada kalmazmis. Zamanimizda bu imkan maalesef kalmadi. Mehir ise, evlilik bozulursa hanima bir güvence olacak kadar büyük miktarda degil. Hanimlar evlendikleri zaman çogunlukla islerinde geri kaliyorlar (kalmayanlari da var ama), madden erkege az ya da çok bagimli hale geliyorlar. Kisaca evliligin bozulmasi hanimi hem maddi, hem de manevi olarak erkekten çok daha fazla etkiliyor. O yüzden özellikle kizin, elinden geldigi kadar arastirmasi, tanimasi lazim müstakbel esini. Öyle sadece bir defa görüsme ile evlilige karar vermek akil kâri degil. Tabii ki bir insani tamami ile tanimak mümkün degil, yillardir evli insanlar bile bilmedikleri bir yönle karsilasabiliyorlar birbirlerinde. Fakat bedava tevekkül de yapmamak lazim, herkes kendi elinden geleni yapsin, ancak ondan sonra tevekkül etsin.

Islam nikahi tam anlami ile bir muamma. Düsünmeden edemiyorum: Islam nikahi var, peki bu evlenen insanlar, bosanmak istedikleri zaman Islam bosanmasi ile mi bosaniyorlar? Bosayacak kadi mi var? Bence "Kari (koca) liga kabul ettin mi?" sorusuna "Evet" diye cevap verilince, soruyu soran ister nikah memuru, ister hoca efendi olsun, iki insan kari koca olmuslar demektir. Toplumsal, dinsel, yasal olarak üç tip nikahin türemis olmasinin nedeni herhalde dinimizi yeterince hayatimiza entegre edememis ve anlayamamis, yasalari da tam anlami ile benimseyememis olmamizdan geliyor.

Son söz olarak, Cenab-i Allah evli olanlarin muhabbetlerini artirsin, bekarlara da, hayirlisi ile ve hayirli insanlar ile evlenmeyi nasip etsin diye dua ediyorum. (Amin)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 2 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye