Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: RABBANÎ MEKTUB - 207
MesajGönderilme zamanı: 24.02.09, 16:07 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 14.12.08, 12:14
Mesajlar: 1108
RABBANÎ MEKTUB - 207

Bu mektûb, Mirzâ Hüsâmeddîn Ahmed'e yazılmıştır.

İnsanların bir arada bulunması, kalblerini berâber edeceği ve islâmiyete uymıyan şeylerin kıymetsiz olduğu bildirilmektedir:

Allahü teâlâya hamd olsun! Onun seçtiği, sevdiği kimselere selâm olsun! Çok zaman geçti, sizin ve mahdûm zade hazretlerinin ve Cemâleddîn Hüseynin ve orada bulunanların ve hele şeyh İlâhdâd ve meyân Şeyh-ul-hediyenin selâmet haberlerinizi alamadım. Herhâlde, uzakta kalan bu kardeşlerinizi unuttuğunuz anlaşılıyor. Evet, yakında bulunmanın, kalblerin birleşmesinde büyük te'sîri vardır. Bunun içindir ki, hiçbir Velî, bir Sahâbînin derecesine yükselemez. Veysel Karânî o kadar şânı yüksek olduğu hâlde, Resûlullahı hiç görmediği için, Eshâb-ı kirâmdan en aşağı olanın derecesine yetişemedi. Abdüllah bin Mübârek hazretlerinden soruldu ki, Hz. Muaviye ile Ömer bin Abdülazîzden hangisi daha yüksektir? Cevap olarak: (Muaviye, Resûlullahın yanında giderken, atının burnuna giren toz, Ömer bin Abdülazîzden katkat daha yüksektir) buyurdu.

Burada bulunanların hepsi iyiyiz. Allahü teâlâya bunun için, belki bütün nîmetleri için hamd ve şükrler olsun. Nîmetlerinin en büyüğü olan, müslüman yaptığı için ve mahlûklarının en iyisinin yolunda bulundurduğu için, ne kadar çok hamd edilse, yine azdır. Çünkü, onun yolunda bulunmak, iyiliklerin başı, kurtulmanın çâresi ve dünya ve âhıret saadetlerinin kapısıdır. Allahü teâlâ, Peygamberlerin en üstünü hurmetine, bizleri ve sizleri, her zaman bu yolda bulundursun!
Âmîn.

Fârîsî mısra' tercümesi:

İş budur. Bundan başkası hiçtir!

Tasavvufcuların sözlerinden, ele birşey geçmez. Onların hâllerinden insanın birşeyi artmaz. Onların vecdleri ve hâlleri, islâmiyete uygun olmazsa, on para etmez. Keşfleri, ilhâmları, kitaba ve sünnete benzemezse, yarım arpa kadar değerleri olmaz. Tasavvuf yolunda ilerlemenin sebebi, islâmiyette inanılması lâzım olan şeylere, yakînin, îmanın artması içindir. Hakîkî îman da, bu demektir. İkinci sebebi de, fıkhda bildirilen vazîfeleri yapmanın kolay ve tatlı olması içindir. Tasavvuf, bu ikisine kavuşmak içindir. Bunlardan başka birşey için değildir. Çünkü, Allahü teâlâ, Cennette görülecektir. Dünyada hiç görülemez. Tasavvufcuların aradıkları müşâhedeler, tecellîler, gölgelere kavuşmaktır ve benzetilen, O sanılan şeylerle avunmaktır. Allahü teâlâ, ötelerin ötesidir. Şaşılacak şeydir ki, onların müşâhedeler ve tecellîler diye övündükleri şeylerin iç yüzleri, eğer anlatılırsa, bu yola yeni girenlerin gevşemelerinden korkulur ve arzuları, istekleri azalır. Eğer iç yüzleri anlatılmazsa, doğrusunu bildiğim hâlde, doğru ile yanlışın birbirlerine karışmalarına göz yummuş olmaktan korkarım.

Ey, yollarını şaşırmışlara, doğru yolu gösteren Rabbim! Âlemlere rahmet olarak yarattığın Muhammed hurmeti için, bana doğru yolu göster! Hâlinizi arasıra bildiriniz ki, sevgiyi arttırır.

Doğru yolda bulunanlara selâm olsun!

_________________
" Hayrlar feth olsun ; şerler def olsun !..."


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 1 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye