49. HİKMET
Hangi yerde azizlerin toplantısı olsa O şu yerde hal ilmini söyleyesim gelir Onların sohbetinden hoşlansam ben Özümü özlerine katasım gelir
Hoş sohbetli dervişlere canımı versem Her bir bastıkları izi göze sürsem Hizmet kılıp iyilerden dua alsam Ondan sonra şevk şarabını tadasım gelir
Şevk şarabını içen kullar dünyayı boşar Hızır babam gelip ona verir ders Dünyayı tepip, yürü eyleyip yüzbin talak Şöyle ere aziz canımı veresim gelir
Vah yazık iyiler hepsi ağlayıp geçti Anasından doğdu ise matem tutdu Közüm yanıpta açana kadar ömrüm geçti Bu dünyayı geçmez akçeye satasım gelir
Dili ile ümmetim diye yalan söyler Kişi malını almak için saçma-sapan sözler Halini burda bırakıp haram gözler Cahillere bu sözleri diyesim gelir
Zamana ahir olsa akıl gider Ademoğlu birbirini tutup yer Dünya için İman-İslam dinini satar Akıllılara bu sözleri diyesim gelir
Melekler toplanıp bir gün sohbet kurdu Raks ve sema yapmak için yürüyüp yürüdü Miraç sırasında Hakk Mustafa bunu gördü Şimdi ben de raks ve sema edesim gelir
Hakk Mustafa kendinden geçip özünden gitti Cebrail gelip Hakk Mustafa'nın başını tuttu Sübhan Melik'im kudret ile zikir öğretti Ümmet olsam ben de zikrini diyesim gelir
Aşık olsan gözyaşını saçıp yürü Beyazıd gibi dünya derdini tepip yürü Edhem gibi taht ve kısmetden geçip yürü Himmet versen dünya derdini tepesim gelir.
Kul Hoca Ahmed dünyayı görsen sakın, kaç Zikrini deyip tarikatın yolunu aç Ayet hadis sözü ile para saç Erenlerden inci ve cevher alasım gelir.
_________________ "Bismillah dep beyan eyley hikmet aytıp Taliblerge dürr ü gevher saçdım mena..."
Hazret-i Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî [ Qaddesallahu Teala Sırrahul-Azîz ]
|