Kayıt: 21.12.08, 12:25 Mesajlar: 641
|
130. HİKMET
Muhabbetin sokağını gezen arif İyi bilir sadıkların belirtisini İradeden ellerine harbe alıp Defin eyler zararlının selametini
Öyle aşık ayağına başını koysa Birşey bırakmadan nefs-hevanın gözünü oysa Şevk şarabın içip ta ki ruhu kansa Hiç dilinden bırakmaz tevbe pişmanlığını
Yolunu bulup bâtın gözü açılanlar Hâr uhas gibi ayak altına serilenler Gül yaprağı gibi solup kuruyup saçılanlar Eremez o kulun melametini
Sufi gerek bâtınını eylese safi İbadet eylese Bişr-i Hâfi misali Ondan sonra vadesine olur vefalı Şüphesiz görür herkes keşif ve kerametini
"Ricalün fa tülhihim" deyip söyledi Allah O yiğit masivadan olur ayrı Zikrini deyip her nefesde olsa hazır Bulur her zaman gavslar gavsı celaletini
Kabir içre mürid eğer makam tutsa Dervişlikte kırkdört makam ondan geçse Şeyhim deyip ortaya çıkıp ateşi yutsa Meşakkatsiz bulmaz iman hoşluğunu
Devr ayağı yetip geldi ey habersiz İçirir koymaz nice eğer çekinsen Vah yazık imanında çoktur tehlike Kurtulamazsın vermedikçe onun emanetini
Kul Hoca Ahmed zâhir âmâsı yolu şaşırdı Taliplerin sohbetinden uzak kaçtı İhtiyarlayıp çöküp Hakk yoluna aklı şaştı Seherle varsa görmez körün feragatini...
_________________ "Bismillah dep beyan eyley hikmet aytıp Taliblerge dürr ü gevher saçdım mena..."
Hazret-i Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî [ Qaddesallahu Teala Sırrahul-Azîz ]
|
|