Kayıt: 21.12.08, 12:25 Mesajlar: 641
|
134. HİKMET
Muhabbetin bahçesinde binlerle destan Bülbülleri şakıyıp orada figan eyler Marifetin meydanında dolaşan eyleyen Gece gündüz gözyaşını deniz eyler
O bülbülün feryadını işitenler Kibirin dağını kesip benzetenler Bu dünyanın lezzetini unutanlar Feryad edip ağlayıp gözünü giryan eyler
Aşık kullar bu dünyayı göze iliştirmez Dünya aşkını zahid kullar dile almaz Gece gündüz mest ve hayran kendine gelmez Cemal dileyip göğsünü deşip ağlar eyler
Vah ne yazık geçti ömrüm doymadan kaldım Rehbersiz yola girip yorulup kaldım Hikmet kemerin bele sağlam bağladım Kendini seven aşıkları darmadağın eyler
Ey aşık gece gündüz dinmeden ağla Yanıp pişip yürek bağrını ezip dağla Ecel yetse merdcesine belini bağla Böyle aşık varsa orada konuk eyler
Şeyh Mansur öz başını darağacında gördü Nur gönderdi Hakk cemalini orada gördü Şuursuz olup kendini bilmeden feryad eyledi Vaşuka diye kendini bilmeden dolaşır
Seyh Şibli aşık olup bilmeden geçti Şeyh Bayezid yetmiş yol kendini sattı Bu dünyanın izzetlerini kaldırıp attı Geçen içe pişmanlık diye feryad eyler
Eyle erlerin sohbetini bulan kişi Elest ve hayran olup yürür yaz ve kışı Seherlerde dört döğünmek onun işi Zahir neşeli bâtınlarını gizli eyler
Böyle olmadan Hakk vuslatına ermek olmaz Rüsva olmadan sırdan mânâ almak olmaz Hû zikrini deyip daima dilden bırakmaz Hayali ile dillerini lerzan eyler
Kul Hoca Ahmed bu hikmeti kime söyledin Arifim diye ahaliye okuyup yaydın Tesir eylemez alimlere söylediğin öğüdün Arif odur beden mülkünü viran eyler...
_________________ "Bismillah dep beyan eyley hikmet aytıp Taliblerge dürr ü gevher saçdım mena..."
Hazret-i Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî [ Qaddesallahu Teala Sırrahul-Azîz ]
|
|